2019-01-02 18:03:15 [A.G.] 19,524
Yüce dinimiz İslam faizi, bütün çeşitleriyle kesin olarak yasaklamıştır. Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa (s.a.v.) faiz alana da verene de lanet etmiştir.
2019-01-02 17:30:41 [A.G.] 2,390
Kur’ân’ın her kelimesi, onu telâkkî eden kimselerin idrâki kadar olmayıp aksine sonsuz bir mânâ derinliğine sahiptir.
2019-01-02 17:20:40 [A.G.] 2,733
İslâm’dan önce birbirini yiyen kabîlelerin hayatı, tatlı bir sükûna kavuşmuştur. O öyle bir hidâyet yıldızıdır ki, kendisine tâbî olan toplulukları bütün zaman ve mekânlarda fazîlet ve medeniyetin zirvesine yükseltir.
2019-01-02 17:08:58 [M.K.] 4,080
Hazır yiyeceklerden unlu mamullere, patates kızartmasından gofret ve çikolataya kadar birçok üründe kullanılan trans yağlar, birçok hastalığa davetiye çıkarıyor.
2019-01-02 15:40:55 [M.K.] 14,580
İstisna nedir? İmanda istisna ve hükmü kısaca...
2019-01-02 15:37:48 [A.G.] 2,766
Sohbet eden kişinin sözü, yumuşak ve gönül alıcı olmalıdır. Zira hiç kimse sert sözlerden ve kabalıktan hoşlanmaz. Gönüllere girebilmenin en güzel yolu, tatlı dil, yumuşaklık ve tevâzûdur.
2019-01-02 15:31:53 [M.K.] 7,967
Yetim ve şehit ailelerine nasıl davranmalı? Peygamber Efendimiz yetim ve şehit ailelerine nasıl davranırdı? İslam’da yetim ve şehit ailelerinin yeri ve önemi...
2019-01-02 15:06:10 [M.K.] 2,144
“Böyle gelmiş”lerin önünde, dimdik durdu İbrahim... Babasına rağmen, kavmine rağmen, delikanlıca bir istisna oluverdi. Uyuyan kavminin üzerinden alışkanlıkların örtüsünü çekti.
2019-01-02 12:33:36 [M.K.] 27,764
Yard. Doç Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım, “Anne-babanın evlatları arasında ayrım yapması caiz midir?” sorusunu cevaplıyor.
2019-01-02 10:10:18 [M.K.] 14,246
İslâm dininde imanın geçerli olması için bir mü'minin taşıması gereken şartlar nelerdir?
2019-01-01 17:48:24 [A.G.] 2,759
Cenâb-ı Hak cömert kulunu sever ve diğer insanlara da sevdirir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) insanların en cömerdi idi. Kendisinden önce ashâbını ve ümmetini düşünürdü.
2019-01-01 16:55:10 [M.K.] 7,065
Peygamber Efendimiz’in övdüğü ve dua ettiği sahabi kimdir? Sahabe ve hikmet...
2019-01-01 15:14:35 [M.K.] 3,680
Hayatın kendisi gözümüzün içine baka baka bu hakikati haykırıyor: Dünya hayal, ahiret gerçektir. Dünyayı hayal diye kabullenip gerçeği arayanlar ise olması gereken mü’min insanlardır.
İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)
...Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.
“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.
İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)
Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.
Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)
Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.
Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)
Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.
İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.
İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.