KİTAPLIK

Fikir Olmadan Yol Alınamaz!

Ekim 2006’da yayın hayatına başlayan GENÇ Dergisi, bu ay itibariyle 10. yılına giriş yaptı. 

Bu Ayet Kime Hitap Ediyor?

Altınoluk Dergisi 356. sayısında "Bu ayet kime hitap ediyor?" sorusu ile Maide Suresi’nin 2’nci ayetini kapağına taşıyor. Bu soru çerçevesinde Müslüman bireyi k

Suriyeli Çocukların Dergisi Çıktı

TRT Çocuk Dergisi’nin basımını, Afad ve Uluslararası Mülteci Hakları Derneği’nin dağıtımını üstlendiği ve içeriğini tamamen İHH İnsani Yardım Vakfı gönüllülerin

Her Zaman İlgi Gören 'atasözleri'

Atasözlerini konularına göre derleyip düzenlemek, onlardan hem sözde ve yazıda daha kolay yararlanmak hem de hangi atasözünün ne anlama geldiğini daha kolay kav

Çocukları Güldürürken Düşündürüyor

İsmail Özcan'ın kaleme aldığı "Çocuklara ve Gençlere Fıkralar" kitabı, tebessüm ettirirken düşündürmeyi amaçlıyor. Bu amaçla gençleri ve çocukları birbirinden g

Osmanlı'da Surre-i Hümâyûn Kültürü

İstanbul’dan başlayıp Haremeyn’e uzanan bir muhabbet destânı: Surre-i Hümâyûn… “Bir para kesesi demek olan «surre»den nasıl bir destan çıkmış, insanlar o mukadd

Kendi Yüreğine Danış Biz Neleri Kaybettik?

Altınoluk Dergisi, “Neleri kaybettik?” sorusu ile açıyor kapağını. Bu soruyu, dergi adına İslam ümmeti üzerine kafa yoran bir çok ilim ve fikir adamına soruyor,

Hakk’a Yaklaştıran Tahsil

Yüzakı Dergisi yazarları bu sayıda mânevî eğitimin zaruretine işaret ediyor. Dînî eğitimin önündeki dünyevî endişeleri, nefsânî takıntıları masaya yatırıyorlar.

'kendini Tavuk Sanan Kartallar' Kitabı Çıktı

Ufuk Eğitim Kitaplığı'ndan yazar Harun Kırkıl’ın yeni kitabı çıktı. Kırkıl “Kendini Tavuk Sanan Kartallar” isimli yeni kitabında, Müslüman ilim adamlarının yapm

Bâyezîd-i Bistâmî'nin Hikmetli Sözleri Şerh Edildi

Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocaefendi'nin nezih kaleminden, Bâyezid-i Bistamî Hazretlerinin hayatı ile nasihatlerle dolu hikmetli sözlerinin derlendiği ve şerh

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.