İsrail'in Mescid-i Aksa Oyunu

Mescid-i Aksa'nın kapısına kurulan metal arama dedektörlerini kaldırmama kararı alan İsrail hükümeti, 50 yaş altı Müslümanların mescide girişini de yasakladı.

İsrail, Kudüs'te gerilimi tırmandırmayı seçti. Mescid-i Aksa'nın kapısında başlattığı metal arama dedektörü uygulamasından vazgeçmeyen İsrail hükümeti, 50 yaş altı Müslümanların mescide girişine de yasak getirdi.

İsrail'in Harem-i Şerif'in kapılarına koyduğu elektronik metal arama dedektörleri nedeniyle Kudüs'te gergin bekleyiş sürüyor. Müslüman cemaat, İsrail'in Mescid-i Aksa üzerinde oluşturmak istediği egemenlik çabalarına izin vermemek için dedektörlerden geçmeyi reddediyor.

İsrail'in metal arama dedektörü uygulamasına tepki gösteren Filistinliler, pazar gününden bu yana vakit namazlarını Mescid-i Aksa'nın kapılarında eda ediyor.

Bugün getirilen 50 yaş sınırlamasından dolayı Müslümanların Mescid-i Aksa'nın kapısına erişimi de mümkün olamayacak. İsrail polisi Aksa'nın da içinde bulunduğu etrafı surlarla çevrili Kudüs'ün Eski Şehir bölgesine açılan kapıları barikatlarla kapattı.

KUDÜS'TEKİ TÜM CAMİLER KAPATILARAK MESCİD-İ AKSA'DA TOPLANILACAK

İsrail'in Yedioth Ahranot gazetesinde yer alan habere göre, dün gece güvenlik kabinesini toplayarak bir değerlendirme yapan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Mescid-i Aksa'nın kapılarına kurulan metal arama dedektörlerini kaldırmama kararı aldı.

Binlerce polisin görevlendirildiği şehirde tansiyon hayli yüksek. Şehrin üzerinde sürekli polis helikopteri uçarken, birçok noktaya da polis barikatları kuruldu. İsrail Polis Sözcüsü Micky Rosenfeld, polisin şehirde ve çevresinde devriye gezerek gün boyunca yaşanabilecek "aksaklıklara" müdahale edeceğini söyledi.

Cuma namazı için bugün Kudüs'teki tüm camileri kapatarak Aksa'ya gelme kararı alan Kudüslüler ise büyük bir gösteriye hazırlanıyor. İsrail'de farklı şehirlerde yaşayan Müslüman Araplar da bulundukları yerlerdeki camileri kapatarak cuma namazı için Aksa'ya gelme kararı almıştı.

MÜSLÜMANLAR KUDÜS'E SOKULMUYOR

İsrail polisi ise Kudüs'ün çevresine giriş noktaları kurarak başka yerlerden gelen Müslümanların şehre girişini engelleme yoluna gitti. Sabah saatlerinde başka şehirlerden gelen Müslümanları taşıyan onlarca otobüs polis engeliyle karşılaştı ve şehre giremedi.

"Ayrım Duvarı" nedeniyle Kudüs'e gelemeyen Batı Şeria'daki Filistinliler de Mescid-i Aksa'ya destek için namazları sokaklarda kılma ve İsrail'in ihlallerine karşı gösteri düzenleme kararı aldı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.