İsrail’in Doğu Kudüs’teki Tehcir ve Ev Yıkım Politikaları Protesto Edildi

Kudüs'te toplanan Filistinliler ile İsrailli barış aktivistleri, Tel Aviv yönetiminin işgal altındaki Doğu Kudüs’te Filistinlilerin evlerini yıkma kararları ve tehcir politikalarını protesto etti.

Batı Kudüs'teki İsrail belediyesi önünde bir araya gelen Filistinli onlarca kişi, Doğu Kudüs’ün Silvan semtinde Filistinlilere ait 12 konut hakkında “ruhsatsız olduğu” gerekçesiyle yıkım kararı alan yönetime tepki gösterdi.

İsrailli barış aktivistlerinin de destek verdiği kalabalık, İsrail’in işgal uygulamalarına ve ev yıkımlarına karşı sloganlar attı, "Ev yıkmak, aile yıkmaktır" yazılı pankartlar taşıdı.

Gösteriye katılan Silvan sakinlerinden Fethi Recebi, İsrail güçlerinin, Yahudi yerleşimciler lehine yerel Filistinlilere karşı tehcir politikası uyguladığını belirtti.

Gösteride konuşma yapan Recebi, “Bina eğer bir Yahudi’nin olsaydı dairesinde kalmasına izin verirler ve ona inşaat ruhsatı verirlerdi. Ama söz konusu Arap olunca evini yıkıyorlar.” dedi.

Kudüslü gösterici, İsrail makamlarını kastederek, “Demokrasi olduğunu söylüyorsunuz ama demokrasiniz sadece kendinize (İsraillilere) uyguladığınızdan ibaret bir demokrasi. Bu yalancı bir demokrasidir. Bu yapılanlar ırkçılıktır. (İsrailli) Belediye Başkanı ve tüm İsrail hükümeti ırkçıdır.” diye konuştu.

Öte yandan İsrailli aktivist grubu “Özgür Kudüs”, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Silvan sakinlerinin evlerinde kalma mücadelesine destek vermek için kendilerinin de bu gösteriye katıldıklarını duyurdu.

Grup, şu ifadelere yer verdi:

“Silvan'ın Vadi Kaddum Mahallesindeki ailelerin, evleri ve yaşamlarının yıkılmasına karşı verdiği uzun mücadeleye bugün bir kez daha katıldık. Belediye, hepimiz için bir şehir planlamak yerine yıkım, tehcir ve baskınlarda ısrar ediyor. 8 yıldır ayakta olan bu binada 14 aile yaşıyor. Bunu yok etmeye çalışmak kabul edilemez. Yıkımları durdurun."

Batı Kudüs'teki İsrail belediyesi, Doğu Kudüs'ün Silvan semtinde bulunan Filistinlilere ait 12 evin yarın yıkılması yönünde karar almıştı.

İsrail, 1967'de işgal ettiği Doğu Kudüs ve Batı Şeria'da Filistinlilere ait ev ve yapıları "ruhsatsız" olduğu gerekçesiyle yıkarken, Filistinlilerin ruhsat almak için verdiği çabalar İsrail makamlarının engelleyici uygulamaları nedeniyle çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanıyor.

Tüm uluslararası tepkilere rağmen İsrail, Şeyh Cerrah ve Silvan mahalleleri başta olmak üzere işgal altındaki Doğu Kudüs'te Yahudi yerleşim birimlerini genişletme amacıyla Filistinlilere ait evleri yıkmaya devam ediyor.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.