
Hz. Osman’ın Hudeybiye’de Efendimiz’e Gösterdiği Sadakat Nasıldı?
Mekke’de tavaf fırsatı ayağına kadar gelmişti… Ama o, Allah Rasûlü olmadan Kâbe’yi ziyaret etmeyi reddetti. Peki, Hz. Osman’ı (r.a.) böylesine büyük bir sadakate sevk eden neydi?
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, Hudeybiye Antlaşması öncesinde Hazret-i Osman’ı, görüşme yapmak üzere Mekke’ye göndermişti.
PEYGAMBER’E SADAKATİN ZİRVESİ: HZ. OSMAN’IN (R.A.) HUDEYBİYE İMTİHANI
Osman -radıyallâhu anh-, Rasûlullâh’ın emri mûcibince hemen hareket ederek Mekke’ye gitti. Müşriklere; niyetlerinin umre yapıp dönmek olduğunu anlattı. Müşrikler, buna rağmen yine de izin vermediler. Ayrıca Hazret-i Osman’ı göz hapsine alarak:
“–İstiyorsan sen Kâbe’yi tavâf edebilirsin!..” dediler.
Bütün müslümanlar tavaf hasretiyle yanıyor, Kâbe gözlerinde tütüyordu. Hattâ, Hazret-i Osman’ın tavâf edeceğini düşünerek ona gıpta edenler bile vardı. Bâzıları da tereddütlüydü. Belki de Osman -radıyallâhu anh- büyük bir sadâkat ve diğergâmlık örneği sergileyerek bütün Müslümanlara izin verilmedikçe Kâbe’yi tavâf etmezdi.
Durum, tam da ikinci grubun düşündüğü gibi oldu. Kendisini Allâh’a ve Rasûlü’ne adamış olan sâdık sahâbî:
“–Hazret-i Peygamber Kâbe’yi tavâf etmedikçe ben de edemem! Ben Beytullâh’ı ancak O’nun arkasında ziyâret ederim. Allah Rasûlü’nün kabûl edilmediği bir yerde ben de yokum...” diyerek Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e olan sadâkatini tescîl etti. (Ahmed, IV, 324)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları
YORUMLAR