Hadisler Nasıl Toplandı?

Hadisi şerifler neden ilk dönemlerde yazılı hale getirilmedi de tabiin döneminde yazılı olarak derlenmeye başlandı?

HADİSLER İLK DÖNEMDE NEDEN YAZILMAMIŞTIR

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz, “Benim ağzımdan Kur’an’dan başka bir şey yazmayınız, Kur’an’dan başka bir şey yazmış kimse varsa onu silsin, yazmasın. Benden dilediğiniz kadar rivâyet ediniz, bunda beis yoktur. Bir de bile bile her kim bana isnat ederek yalan uydurursa cehennemdeki yerini hazırlasın” hadisli şerifine uymak için hadis yazmamışlardır.

Yazının henüz tam olarak şüyu etmemiş olması, Kur’an’ın yeni inişi ve inmeye devam edişi, dolayısıyla Kur’an’la hadisin yazılarda karıştırılma korkusundan, hadisler ilk zamanlarda bazı şahıslardan başka hiç kimse tarafından yazılmamıştı.

HADİSLERİN YAZILI HALE GELİŞİ

Meselâ: Abdullah b. Âmr b. As radıyallahu anh hazretleri Peygaml berimiz sallallahu aleyhi ve sellem’den bütün işittiklerini yazardı. Ebû Hüreyre hazretleri şöyle diyor: Peygamberimiz’in sallallahu aleyhi ve sellem hadisini benden daha çok bilen yoktur. Fakat Abdullah b. Ömer müstesna, çünkü o, hadisleri yazardı. Ben yazamam. Ensardan biri, ya Rasûlallah, sallallahu aleyhi ve sellem ben işittiklerimi hatırımda tutamıyorum, dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem efendimiz yazıya işaret ederek “sağ elinden istifade et” buyurdu. Şu halde hıfzı sağlam olup yazısı dürüst olmayanlar yazmaz, hıfzı zayıf, yazısı dürüst olanlar yazarlardı.

Peygamber efendimizin hadisleri yazmayı yasak edişi, Kur’an ve hadisli bir sahifeye yazanlaradır diyenler de var. Hülâsa, yerine göre nehy ile yerine göre de müsaade ile amel edilir. Peygamberimizden sallallahu aleyhi ve sellem sonra asırlar geçiyor, memleketler fethediliyor, sahabeler dağılıyor, ihtiyarlar ölmekte, hafızlar tükenmekte, hadisi şeriflerin de hıfzı güçleşmekte. Derken, vahyin sonu kesilip Kur’an bir araya toplandığında hadisle karışma korkusu kalmamış bulunduğundan hadisleri toplamaya zaruret hasıl oldu. Onun için topladılar.

İLİM GİZLENMEDİKÇE MAHVOLMAZ

Tabiin hazretleri memleket memleket dolaşıp hadisler toplamışlardır. İlk defa hadislerin toplanmasına teşebbüs edenlerden biri adâleti ile meşhur Ömer b. Abdulaziz’dir. (ö. 101). Medine’de bulunan vali Ebû Bekir b. Hazm’a (ö. 120) şöyle mektup yazmıştır. “Araştır, bak Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem efendimizin hadisine ait ne bulursan yaz. Zira ben ilmin inkirazından korkuyorum, Rasûlullah’ın sallallahu aleyhi ve sellem hadisinden başkasını da alma, âlimler ilmi ifşa etsinler. Derse otursunlar. Bilmeyenlere öğretilmiş olsun. Çünkü ilim gizli tutulmadıkça mahvolmaz “demiştir.

Kaynak: İbrahim Koçaşlı, Sünen-i Ebu Davud ve Tercemesi, Erkam Yayınları

 

İslam ve İhsan

HADİS RİVÂYETİNDE GÖSTERİLEN TİTİZLİK

Hadis Rivâyetinde Gösterilen Titizlik

EN ÇOK HADİS RİVAYET EDEN SAHABİLER KİMLERDİR?

En Çok Hadis Rivayet Eden Sahabiler Kimlerdir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.