En Kıymetli Tarla

Bu tarlanın mahsulü çok kıymetlidir. Bu tarlada herkesin ekini var. Bazılarının mahsulü bol ve bereketli iken nicesinin çorak verimsizdir. Dünya ahiretin tarlası ise en kıymetli tarladır. İşte dünya hayatının kıymetini neye göre belirlediğini açıklayan ayet ve hadis...

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Onlar, dünya hayatının görünen yüzünü bilirler. Ahiretten ise, onlar tamamen gafildirler.” (Rûm, 7)

Rasûlullah (sav) buyurdular:

“Dünyaya sövmeyiniz. Müminin dünya üzerinde hayrın kendisine ulaşıp şerden uzaklaştığı bir surette dolaşması ne de güzeldir! Kul: “Allah dünyaya lânet etsin!” dediği zaman dünya da: “Allah da kendisine isyan edenlere lânet etsin!” diye karşılık verir.” (Deylemî, hadis no: 7288)

Dünyaya lânetin mubah olduğuyla ilgili ondan bir hadis vârid olmamıştır. Dünyanın bir kısmının, insanı Allah Teâlâ’dan uzaklaştırıp başka şeyle uğraştırmasından dolayı hakikat ehli bazı kimseler: “Seni Mevla’dan alıkoyan şey, senin dünyan ve senin bahtsızlık sebebindir.” demişlerdir. İnsanı Allah’a yaklaştıran ve O’na ibâdete yardımcı olan dünya ise övgüye lâyıktır.

DÜNYA NEDİR?

Mesnevî’de şöyle der:

Dünya nedir? Allah’tan gâfil olmak

Kumaş, para, tartı ve kadın dünya değildir.

Din için kazandığın mal için:

Rasûl: ‘O ne güzel maldır’ buyurur

Geminin içindeki su gemiyi batırır

Geminin altındaki su ise ona destektir.

Nebî, malı ve mülkü kalbinden kovduğu için

Kendisine yoksuldan başka bir isim vermedi.

"HER KİM DÜNYAYI KÖTÜLERSE..."

Büyüklerden bazıları şöyle demiştir. “Her kim dünyayı kötülerse, muhakkak annesine âsî olmuş olur. Çünkü insanların dünyaya nisbet ettikleri uğursuzluk ve şerlerin hepsi dünyaya âid olmayıp, o dünyanın evlâdlarına âiddir. Zira şer, mükellefe âid olan, dünyaya âid olmayan bir fiildir. Dünya sadece kulun üzerinde hayra ulaşıp şerden uzaklaşması gereken bir mekândır. Dünya evlarından / sakinlerinden hiç birinin kendisine âsî olmamasını arzu eder. Çünkü o (yani anne makamındaki dünya) evlatlarına karşı çok şefkatlidir. Dünya onları doğurmak ve terbiyelerinde vakit kaybetmemekle beraber onların hazırlıksız olarak uhrevî bir felâkete de yakalanmalarından korku duymaktadır. Dünya evlâdlarının dünyaya isyanından maksad, onların bütün hayır fiilerini ahrete hasrederek dünya üzerindeyken icrâ etmiş oldukları sâlih amellere “ahiret amelleri” demeleridir. Hâlbuki ahrette iyi makamlara giden evlatların da onların evlâdlarının da ecri anneleri olan dünyaya âiddir. O halde dünyayı zemmeden kimse insaflı değildir. Bilakis o anne hakkını bilmemektedir. Bu durumda olan kimse ahretin hakkını ise hiç bilemez.” (İsmail Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân-20, 251-252, Erkam Yay.)

Kaynak: Altınoluk Dergisi

DÜNYA HAYATI İLE İLGİLİ YAZILAR

İslam ve İhsan

DÜNYA VE AHİRET HAYATINDA SAADETİN İLK ŞARTI

Dünya ve Ahiret Hayatında Saadetin İlk Şartı

DÜNYA HAYATINDA GÂYEMİZ NE OLMALIDIR?

Dünya Hayatında Gâyemiz Ne Olmalıdır?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.