FIKIH   (1190 içerik bulundu)

Suffe Meclisi İslami İlimler Merkezi Kayıtları Başladı

Suffe Meclisi İslâmî İlimler Merkezi kayıtları başladı. 20 Temmuz-18 Ağustos 2017 tarihlerinde yapılacak başvuru sonrasında kabul edilen öğrenciler ile 5 yıl bo

Vefa Borçlarını Kur'an Öğreterek Ödüyorlar

İç savaş nedeniyle Suriye'den 3 yıl önce Türkiye'ye gelen İmran ve Rima el Hüseyni çifti, vefa borçlarını çocuklara çok düşük ücretle Kur'an ve din eğitimi vere

Hz. Aişe Kimdir?

Hz. Âişe, Peygamber Efendimiz’in eşi ve onun en yakın arkadaşı Hz. Ebû Bekir’in kızıydı. Âişe-i sıddîka diye tanındı. Annesi Ümmü Rûmân, Peygamber Efendimiz’in

Harakani Hazretlerinin Gazneli Mahmut’a Verdiği Nasihatler

Hindistan fatihi büyük sultan Gazneli Mahmut'un Ebû’l-Hasan Harakani Hazretleri’ni ziyaretinde kendisine verdiği nasihatler.

Ebu Said El Hudri (r.a.) Kimdir?

Allah'a tevekkül etmek, O'na güvenmek, O'na teslim olmak insana mutluluk ve saadet getirir. İnsanı isteme zilletinden kurtarıp, ganî eyler (zengin kılar). Ona i

Kulluk Vazifesinde İlk Görev

Dinimiz, Rabbimizin bize yüklediği emirler, yasaklar ve tavsiyelerden oluşan görevlerimizdir. Birinci görevimiz, Allah (cc.)’ ı bilmek, sevmek, saymak ve kulluk

Aileyi Besleyen Temel Değerler

Aile kavramının etimolojik manası, üzerinde duracağımız kavramların önemini ortaya koymaya yetecek bir etki alanına sahiptir. Aile sürekli ihtiyaç duyan demekti

Oruçtaki Açlık İnsanı Besler

Altınoluk Dergisi ve Erkam Yayınları’nın kurucusu ve yöneticisi -kendi tabiriyle hizmetçisi- Muhterem Abdullah Sert Ağabeyimizle “genç işi” bir hasbihal gerçekl

Abdullah Bin Zübeyr (r.a.) Kimdir?

Abdullah Bin Zübeyr (r.a.) kimdir? Hicretten sonra dünyaya gelen ilk çocuk ve adını Peygamberimizin (s.a.s.) koyduğu; Abdullah Bin Zübeyr'in (r.a.) hayatı.

Hüdayi Vakfı Nijer'de Eğitim ve Sosyal Yardım Projeleri Gerçekleştiriyor

Hüdayi Vakfı partner kuruluş Ong Assama Vakfı ile beraber Dünya’nın en fakir ülkelerinden Nijer’in gelişmesi ve kalkınması için bu ülkedeki eğitim, insanî ve so

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.