Oyunlar Çocukların Geleceğini Etkiliyor

Cumhuriyet Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Dilci, oyunların ve çizgi filmlerin çocukların karakterini etkilediğini, oyundaki ve filmlerdeki rol ve tavırların çocukların geleceğinin aynası olduğunu belirtti.

Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tuncay Dilci, oyunların çocukların karakterini etkilediğini, oyundaki rol ve tutumların çocukların geleceğinin aynası olduğunu belirterek, ailelere çocuklarını oyun sırasında gözlemlemelerini tavsiye etti.

Dilci, yaptığı açıklamada, oyunların, çocukların karakterine etkisi üzerine araştırma yaptıklarını söyledi

OYUNLAR, ÇOCUKLARIN GELECEĞİNİ ETKİLİYOR

Dilci, araştırmanın 3 yıl sürdüğünü dile getirerek, "Oyunların, çocukların gelecekteki hayat biçimini belirlediği, çocukların o yönde bir model geliştirdikleri ve bunu gelecekte kişilik ve karakter haline getirdikleri sonucuna ulaştık çünkü çocuğun oyun içinde takınmış olduğu rol ve tutumlar geleceğinin aynası" diye konuştu.

SANAL ORTAMDA GELİŞEN SANAL KİŞİLİKLER

Günümüzde oyunların sanal ortamda oynandığını ve bu nedenle sanal kişilikler geliştiğini belirten Dilci, çocukların geleneksel oyunlara yönlendirilmesi gerektiğini söyledi.

Dilci, çocuğun oyun tercihinde, duygular, şiddet eğilimi, medya ve yaşanılan çevrenin etkili olduğunu da belirterek, şunları kaydetti:

ÖLDÜRME FAALİYETİNE GÜLEN ÇOCUKLAR YETİŞİYOR

gulencocuk2

"Çizgi film kahramanın yaptığı öldürme faaliyetine gülen çocuklar yetişiyor. Dolayısıyla acıma ve vicdan duygusunu tahrip eden bu tür oyun seçimlerinden çocukları uzaklaştırmak gerekir.

KENDİ OYUNCAĞINI KENDİSİ ÜRETEN ÇOCUKLAR YETİŞTİRİN

cocuklaaar-jpg20141130124314

Bunun yerine kas koordinasyonu sağlayan, zeka, bilişsel yönden geliştiren, çocuklarının kendi oyuncaklarını yapabildiği oyun ve oyuncak türleri tercih etmeli.  Oyun esnasında üretken olan, oyuncağını kendisi yapan çocuklar, gelecekte de üretken kişiliğe sahip oluyor.

Anne, baba desteğine maruz kalmış çocuklar da ileriki yaşlarda anne, babalarına bağımlı yetiştikleri görülmekte. Bundan dolayı veliler, çocuklarına yardımcı olmak yerine uzaktan rehberlik etmeli ve ihtiyaç duyduklarında hafif destek olmalı.

Çocuklara yapboz, Lego ve düşünsel gelişimini sağlayacak bulmaca çeşitleri, oyun gibi oynatılmalı. Aileler, çocuklarını yönlendirmede profesyonel yardım da alabilir."

OYUNLARDAKİ CİNSİYET TANIMLAMALARINA DİKKAT!

Doç. Dr. Dilci, ailelere oyun sırasında çocuklarını izlemelerini önererek, "Çocuğa mümkün mertebe oyun çeşitliliği sunulmalı. Çocuk hangi oyunu tercih ediyorsa karakteri de onun üzerine yoğunlaşıyor.

Örneğin, 8 yaşındaki bir çocuk, cinsiyet tanımlamasında sıkıntı yaşıyor ve oyunda cinsiyetine karşı roller ediniyorsa ileride bunlar sorun olabilir. Bunlar gözlemlenerek ilgili uzmanlar yardımıyla arkasındaki nedenler araştırılabilir ve çözüm geliştirilebilir" İfadesini kullandı.

ÇEKİRDEK AİLEDE YETİŞEN ÇOCUKLARDAKİ YALNIZLIK SORUNU

Dilci, doğayla iç içe yaşayan çocuk ile şehirdeki çocuğun oyun anlayışının farklı olacağını söyledi. Günümüzde çekirdek ailede yetişen çocuklarda yalnızlık duygusu oluştuğunu ve bu çocukların sosyalleşme problemi yaşadığını dile getirdi.

Kaynak: AA

 (Psikolog Tuba Sökmen'in Şebnem Dergisi'nde yayınlanan; "Çocuğunuzu Oyun Oynayarak Tanıyın" Yazısını okumak için resme tıklayın.)

çocuk

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.