Minik Öğrencilerin İyilikleri İl Sınırlarını Aştı

İzmir'de "iyilik gönüllüsü" ilkokul öğrencileri, küçük duyarlılıklarla büyük iyilikler yapılabileceğini gösterdi.

İzmir'de "iyilik gönüllüsü" ilkokul öğrencileri, küçük adımlarla yardımlaşmayı yaşam biçimine dönüştürdü.

İl Milli Eğitim Müdürlüğünce başlatılan "İyilik Gönüllüleri Projesi", Buca Mimar Kemalettin İlkokulu öğrencilerinin hayatını değiştirdi.

Projede gönüllü olan minikler, iyilik ve yardımlaşma adına herkese örnek teşkil edecek çalışmaya imza attı.

Öğrencilerden bazıları her gün annesinin şeker hastası komşusu için yaptığı perhize uygun yemeği götürüyor, tekerlekli sandalyedeki yakınlarını düzenli gezdiriyor ve yaşlı komşusunun market alışverişini yapıyor.

Küçülen kıyafetleri ihtiyaç sahipleri için ayıran çocuklar, sokak hayvanları için de yuva yapıp onları besliyor.

Okuldaki neredeyse bütün öğrencilerin katıldığı iyilikler arasında düzenli olarak Türk Kızılayına kan ve giysi, LÖSEV'e biriktirilen harçlıkların bağışı, ihtiyacı bulunan okullar için kitap ve oyuncak toplanması, atık yağların çevreyi kirletmemesi için geri dönüşüme gönderilmesi de yer alıyor.

"İYİLİK İÇİN İKRAMİYE ÇIKMASINA GEREK YOK"

Okulun müdürü Doğan Deliktaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu eğitim öğretim yılında başlatılan "İyilik Gönülleri" projesinin öğrencilerde yardımlaşma, iş birliği, iyilik yapma, çevresine karşı duyarlı olmayı geliştirmeyi amaçladığını söyledi.

Yardımlaşma duygusunun çocuklar arasında hızla yayıldığını anlatan Deliktaş, "Projede onlara kazandırdıklarımızın yanında biz de yeni şeyler kazandık. Örneğin iyilik yapmak için bir ikramiye çıkması beklentisinin ne kadar komik bir davranış olduğunu hissettik. Biraz merhamet, şefkat, ilgi göstermek, vakit ayırmak, zaman tanımak gibi küçük davranışların çevreyi ne kadar mutlu ettiğini gördük." dedi.

"ÖĞRENCİLERİMİ 'KANATSIZ MELEKLERİM' DİYE SEVİYORUM"

Çocukların güzel davranışlarının görünür hale geldiğini dile getiren Deliktaş, şöyle devam etti:

"Öğrencilerimi 'Kanatsız meleklerim' diye seviyorum. Çocuklarımız iyiliğin ete kemiğe bürünmüş haliyle karşımıza çıktı. Çevremizi, okulumuzu, velilerimizi mutlu ettik. Öğrenci bu yardımlaşmayı, dayanışmayı, fedakarlığı davranış olarak sergilediği zaman bunu artık hayatından bir yaşam tarzı haline getiriyor. Sınıflarda yardımlaşmaları, paylaşımları, hoşgörü arttı, okulun iklimine çok güzel etkileri oldu. Sınıf içindeki performansları ve derse katılımları arttı."

MİNİKLERİN DUYARLILIĞI

Öğrencilerden Erdem Yiğit Poyraz, küçülen kıyafetlerini Kızılayın giysi bağış kutusuna atmak için ayırıyor.

Bazı insanların giysi almak için yeterli paraya sahip olmadığını söyleyen Poyraz, "Küçük ama giyilebilir kıyafetlerimi bu kutuya atıyorum. Buradan da onlara ulaştırılıyor." diye konuştu.

Kediler için yaptığı yuvanın adını "Miyav Apartmanı" koyan 2. sınıf öğrencisi Talya Erdoğan babasıyla sohbeti sırasında sokak kedilerinin zaman zaman park halindeki otomobillerin motor bölümüne girdiğini, bu durumun kötü durumlarla sonuçlanabildiğini öğrendiğini anlattı. Erdoğan, "Ben de dedim ki arabalara gerek kalmasın. Böyle bir şey yapayım istedim. Onlar için yuva yaptım, her gün onlara yemek ve su götürüyorum." ifadelerini kullandı.

Arda Obalıoğlu da 90 yaşındaki komşusunun market alışverişini yapıyor.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.