Kızılcığın Faydalarını Biliyor Musunuz?

Kızılcığın tam bir C vitamini kaynağı olduğunu söyleyen uzmanlar, bu meyvenin faydaları hakkında bilgiler verdiler.

Kızılcık lif ve E vitamini kaynağıdır. ½ bardak kızılcık (125 ml) 23 kaloridir, 2 mg lif ve 7 mg C vitamini sağlar.

Kızılcık aynı zamanda K vitamini, manganez ve geniş çapta doğal bitki kimyasalları olan fitonutrientleri içerir. Bunlar zararlı serbest radikallere karşı vücudu korur, iltihap karşıtı ve anti-kanser özellik gösterirler.

İDRAR YOLLARI ENFEKSİYONUNU ENGELLER 

Kızılcıktaki yüksek proantosiyanidinler idrar yolu duvarlarına bazı bakterilerin yapışmasını ve çoğalmasını engeller, enfeksiyonlarla mücadelede yardımcıdır. Özellikle tekrarlayan enfeksiyonu olan bireylerde kızılcık tüketimi önerilir. Yapılan çalışmalarda kızılcık tozunun komplike üriner sistem enfeksiyonlarında sıklıkla karşılaşılan 'Proteus Mirabilis' bakterisini inhibe ettiği saptanmıştır. Kızılcık suyu 'Helikobakter Pilori' bakterisinin mide duvarına yapışmasını da önleyerek mide ülserlerine karşı koruma sağlar.

KÖTÜ KOLESTROLÜ DÜŞÜRÜR

Bazı çalışmalar kızılcıktaki polifenollerin antiinflamatuar (iltihap karşıtı) mekanizmalar sayesinde trombosit birikmesini önleyerek ve kan basıncını azaltarak kardiyovasküler hastalığı azaltabileceğini göstermektedir. Kızılcık LDL (kötü kolesterol)'yi düşürüp HDL (iyi kolesterol)'yi artırarak kalp sağlığını destekler. Yapılan bir çalışmaya göre günde 1 bardak şekersiz kızılcık suyu tüketiminin HDL kolesterolünü %10 artırdığı saptanmıştır. Kızılcık antioksidan ve antiinflamatuar özellikleri ile aynı zamanda beyini yaşa bağlı hafıza kaybı ve koordinasyon bozukluklarından korur.

TÜMÖRÜ ORTADAN KALDIRIR

Yapılan araştırmalar kızılcığın tümör gelişimini yavaşlattığı yönündedir. Prostat, karaciğer, göğüs, yumurtalık ve kolon kanserlerine karşı pozitif etki gösterdiği saptanmıştır. İçerdiği yüksek miktar salisilik asit ile şişlikleri azaltıcı, kan pıhtılarını önleyici ve tümörleri ortadan kaldırıcı rol oynar.

AĞIZ SAĞLIĞINI KORUR

Kızılcıktaki proantosiyanidinler bakterilerin diş yüzeylerine bağlanmasını önleyerek ağız sağlığını korumada yardımcıdır. Aynı zamanda asit üretimi ve plak oluşumunu engelleyerek diş eti hastalığını önlemede yararlı olabileceği düşünülmektedir. C vitamini içeriği ile de iskorbüt hastalığına karşı koruma sağlar.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.