İbadet Hayatımız

Tasavvufi Sohbet Edenlerin Vasıfları

Tasavvufi sohbetlerin ibâdet vecdiyle yapılabilmesi ve ondan arzu edilen neticenin hâsıl olabilmesi için, sohbet eden ve sohbete gelenlerin riâyet etmesi gereke

İbadette Ölçülü Olmayı Anlatan Hadis

İbadet ve tâatte ölçülü olmak sünettir. Peygamber Efendimiz aşağıdaki hadis-i şeriflerinde bunu karşılaştığı bir örnek üzerinden anlatıyor.

Fatih Çollak Hoca Tüm Kısa Namaz Surelerini Okuyor

İLAM Akademi'de Kur'ân dersleri veren Fatih Çollak Hoca ile tüm kısa namaz surelerini okuyup-öğrenmek ister misiniz? Kur'ân-ı Kerim'de yer verilen sıraya göre n

Örnek Samimi Müslümanlar

Bugünün Müslümanının sahabe neslinden alması gereken iki haslet bulunmaktadır. Bunlardan birincisi mîzâcı ve meşrebi ne olursa olsun bütün Müslümanları sevmek v

Mümin Bir İnsana Yakışan Üç Fazilet

Bu fânî dünyada herkes, birer âhiret yolcusudur. Hayatın med-cezirleri içerisinde insana yakışan fazîletler ise, sabır, şükür ve hâle rızâdır.

İman Etmenin Mutluluğu

Bilinen bir gerçektir ki taklîdî de olsa iman aslî bir değerdir. Değeri yüksek olan şeylerin düşmanı da çok olur. Bu sebepledir ki dünya-âhiret mutluluğunun tem

El Kârda Ya Gönül?

Rabt-ı kalp, gönlün ilâhî tevfik ve rabbânî destek bağı ile bağlanması demektir. Bu sâyede kalp rabbinin zikrine bağlanır. O’nun hoşnud olduğu şeyleri zevkle ya

Müslümanlığın Olmazsa Olmazları

Tevbe sûresinde şöyle buyruluyor: “Mü’min erkeklerle mü’min kadınlar da birbirlerinin velîleridir. Onlar iyiliği emreder, kötülükten alıkoyarlar, namazı dosdoğr

Hazret-i Mevlana'nın Son Nefes Hakkında Nasihati

İnsan, ölüm ve âhiret hakîkatini er-geç görecektir. Fakat kabirde uyanmak insana fayda sağlamaz. Bu sebeple, asıl maharet; bu dünyada iken bu hakîkatleri idrâk

Vesvese Çeşitleri Nelerdir?

Şeytan nasıl vesvese verir? Vesvese çeşitleri nelerdir? Şeytanın vesveselerinden korunmak için Peygamber Efendimiz'in tavsiyeleri...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.