Ahirete İman

Peygamber Efendimizin Haber Verdiği Kıyamet Alametleri

Peygamber Efendimiz kıyametin ne zaman kopacağını biliyor muydu? Peygamberimizin haber verdiği kıyamet alametleri.

İslam’da Ehliyet ve Liyakat

Peygamber Efendimiz’e -sallâllâhu aleyhi ve sellem- göre işin liyâkatsiz kişilere verilmesi neyin işaretidir? İslam’da ehliyet ve liyakat...

Dünya Fani Ahiret Baki

Kalbin sanatı, hayat dediğimiz fânî sermayeyi ebedi sermayeye dönüştürebilmektir.

Hz. İsa (a.s.) Yeryüzüne İndiğinde Neler Olacak?

Hz. İsa’nın (a.s.) dünyaya/yeryüzüne tekrar gelmesi (indirilmesi) sonrasında neler olacak? Hz. İsa’nın (a.s.) yeryüzüne inişi ve yapacakları...

Kıyamet Gününü Anlatan Sureler

Kıyamet günü Kur’an’da ne şekilde anlatılmaktadır? Kıyamet ne zaman kopacak? Kıyamet günü ile ilgili ayetler...

Kabir ve Türbe Ziyaretlerinde Yapılmaması Gerekenler

Kabir ve türbe ziyaretlerinde yapılan yanlışlar neler? Kabir ve türbe ziyaretlerinde yapılmaması gerekenler...

Cenaze ve Ölüm İle İlgili Hurafeler

Türkiye’de cenaze ve ölüm ile ilgili hurafeler ve yanlış inançlar....

Ölünün Ardından Yapılan Yanlışlar

Ölen kişinin ardından yapılan yanlışlar neler? Ölen kimsenin ardından yapılan hatalar...

Kul Hakkının Önemi

Müslümanların kişilik inşası, elinden ve dilinden başkalarının zarar görmemesi bilincini kuşanarak başlayacaktır. İslam toplumunun rahmet toplumu olması, yani A

Kabirde Cesedi Çürümeyen İnsanlar

Kabirde cesedi çürümeyen insanlar kimler? Peygamberlerin cesedi çürür mü? Şehitlerin cesedi çürür mü? Salih kulların cesedi çürür mü? İşte kabirde cesedi çürüme

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.