Genç Dergisinin 208. Sayısı Çıktı

Genç dergisinin 208. sayısı çıktı. Genç dergisinin Ocak 2024 sayısı “Sesinizi Yükseltin: Yaşasın Küresel İntifada” kapağıyla yayınlandı.

“Sesinizi Yükseltin: Yaşasın Küresel İntifada” başlığıyla çıkan Genç dergisinin 208. sayısının sunuş yazısında, Siyonistlerin Gazze’de hâlâ devam ettiği soykırım nedeniyle zulmü gören tüm vicdan sahiplerinin Filistin’in haklı mücadelesine desteğini sürdürüp İsrail’i lanetlediği bildirildi.

YAŞASIN KÜRESEL İNTİFADA

GENÇ Dergi’nin Ocak sayısı dopdolu içeriğiyle çıktı! Filistinli kardeşlerimiz, haklı direnişlerini “cenk, cihad, şehadet” diye kükreyerek sürdürüyorlar. Hükümetler sessiz kalsa da vicdanlı insanlar, halklar her zaman ve zeminde soykırımı protesto ediyor ve hakikati haykırıyorlar. Tüm kalbimizle direnişi destekliyoruz ve bu zulmü, soykırımı, hakikat çığlığını tüm dünyaya gür bir seda ile haykırıyoruz: “Sesinizi Yükseltin: Yaşasın Küresel İntifada”

İsrail, tüm savaş suçlarını işleyerek Gazze’ye ölüm yağdırmaya devam ediyor. Zulmü gören tüm vicdan sahipleri Filistin’in haklı mücadelesine desteğini sürdürüyor, İsrail’i lanetliyor. Bu süreçte dünyada bir bakıma küresel manada “zalime karşı, mazlumdan yana” olan bir “erdemliler ittifakı” oluştuğunu görüyoruz.

2024 yılının ilk sayısında dosyamızda “Siyonist kuşatmanın dünya ölçeğindeki etkisini kırmak için neler yapabiliriz?” sorusunu merkeze aldık ve süreci daha iyi anlamanın ve geleceğe dair doğru planlar yapmanın amacını güttük. Bu sayımızın özgür Filistin ve özgür dünya için bir umut ışığı olmasını temenni ediyoruz.

Ezgi sanatçısı, radyo programcısı, Ribat Derneği basın sözcüsü Gökhan Kırlangıç ile konuştu Hanife Palta Tektaş. RTEÜ Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdulgani Bozkurt ile Filistin-İsrail meselesi hakkında bilinmesi gereken noktalar hakkında bir söyleşi gerçekleştirdi Şehadet Özek. Haaki Genel Müdürü Cihad İlbaş ile sesli kitapları ve yayıncılığı konuştu Serdar Kesik.

Gündemi okumak, takip etmek bir genç için çok mühim. Nurcan Doğan’ın hazırladığı, gündeme dair özgür, özgün yaklaşımlar içeren genç tarzı haber bülteni “Neler Olmuş Öyle?” sayfalarımız arasında. “Vefa” köşesinde hatıralarını yazmaya devam ediyor Süleyman Ragıp Yazıcılar. Mehmet Yüzücü, “Mim Noktası” köşesinde Ali Emre’nin Mehmed Akif kitabını mercek altına aldı. Tülay Gökçimen, Filistin ve Gazze’de yaşanan acıyı, dramı samimi kalemiyle satırlara döktü.

Tuğçe Şifa Zorlu, gönle dokunan, kalpten vuran yazılar kaleme alıyor “Turnusol Kâğıdı” köşesinde. Muhammed Esat Altıntaş, gençlere yeni ve farklı bakış açısı sunuyor “Bir de Böyle Baksak” köşesinde. “Derkenar” köşesinde güzel yazılarına devam ediyor Fatih Duman.

Prof. Dr. Soner Duman, “Kafadaki Sorular” köşesinde gençliğin sorularına gençliğin dilinden yanıtlar veriyor. S. Bilgehan Eren, gençler için mühim konuları “Fikr-i Firari” köşesinde mercek altına alıyor. Şeyma Üstün, gündelik hayata dair durumları irdeliyor “Gündelik Hayatın İzinde” köşesinde.

“En Güzel İnsan’ın Hayatı” köşesinde En Güzel’den hayatımıza yansıyan güzellikleri anlatıyor Mehmet Lütfi Arslan. “Dertli Sözlük” köşesinde dertlerimizi konu alıyor, Dertli Sözlük yazarlarına soruyor Nursena Pancar. “Kelimenin Hikâyesi” köşesinde kelimelerin serencamını anlatıyor Erhan İdiz.

Hande Berra gezdiği diyarlarda biriktirdiği hatıraları ve heybesine koyduklarını paylaşıyor “Gezi-Yorum” köşesinde. Burak Genç, “Sanat Defteri” köşesiyle kültür sanat dünyasının nabzını tutuyor, kıymetli tavsiyeler sunuyor. Süleyman Çınar, “Tecrübe Konuşuyor” köşesiyle gençlerin gönlündeki sorularla büyüklerin tecrübeleri arasında köprü olmaya çalışıyor.

Ayrıca ülkemizden, gönül coğrafyamızdan ve dünyadan özgün yaklaşımlarla hazırlanmış haberlere, kültür sanattan bilim teknolojiye, yazılardan röportajlara birçok güzide içerik GENÇ Dergisi'nde sizleri bekliyor.

Daha fazlası için GENÇ'in yeni sayısını almayı, çevrenize duyurmayı unutmayın, unutturmayın.

GENÇ Dergisi, Ebedi Gençlik Dergisi...

Dergiyi temin etmek için tıklayınız...

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.