Engelleri Aşan Hastane

Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi bünyesinde hizmete açılan Engelli ve Yaşlı Refakat Birimi, engelli ve yaşlı hastaların sıra beklemeden refakatçi personel eşliğinde tedavi olmalarını sağlıyor.

Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi bünyesinde hizmete açılan Engelli ve Yaşlı Refakat Birimi sayesinde engelli ve yaşlı hastalar, refakatçi personel eşliğinde kısa sürede tedavi olma imkanı buluyor.

Sağlık Bakan Yardımcısı Ahmet Baha Öğütken’in katılımıyla 11 Nisan’da hizmete giren Engelli ve Yaşlı Refakat Birimi, engelli ve yaşlıların hastane işlemlerini büyük ölçüde kolaylaştırıyor.

Hastane girişinde bulunan taksi durağına konulan butona basan engelli veya yaşlılar, refakatçi personel tarafından elektrikli araçlarla duraktan alarak gitmesi gereken birime götürülüyor.

Engelli bir personelin de çalıştığı birimde işlemleri yürütülen hastalar, refakatçiler eşliğinde muayeneleri yapıldıktan sonra tekrar araçlarına bindirilerek evlerine gönderiliyor.

“ENGELLİLERİMİZ VE YAŞLILARIMIZ VAR OLUŞ SEBEBİMİZDİR”

İl Sağlık Müdürü Dr. Feramiş Ender Güngüneş, toplumun en hassas kesimi olan engellilere ve yaşlılara hizmet anlamında çok umutlu oldukları bir projeyi hayata geçirdiklerini belirtti.

Engelli ve Yaşlı Refakat Birimi’nin yoğun ilgi gördüğünü dile getiren Güngüneş, “Birimimiz 11 Nisan’da açılmıştı, 800’ün üzerinde hasta potansiyeline kavuştuk. Çok mutlu olduk. Bu şekilde bir ihtiyacın olduğunu gördük. Zaman ilerledikçe hastalarımız da birimi benimsemeye başladı. Hastane personelimiz de uygulamaya alışmaya başladı. Sonuçlarından çok memnunuz. Özellikle hastalarımızın çok memnun olduğunu gördük. Neticede bunlar toplumumuzun en hassas kesimi. Yardımcı olmamız gerekiyor. Engellilerimiz ve yaşlılarımız var oluş sebebimizdir.” diye konuştu.

Birimin işleyişi hakkında bilgi veren Güngüneş, kendi işini göremeyecek şekilde engeli olan veya yaşlının hastaneye geldiğinde giriş kapısında görevliler tarafından araçla alındığını ve tüm işlemlerinin refakat birimindeki görevliler tarafından yapıldığını anlattı.

ENGELLİ VE YAŞLISI OLANA ÖNCELİK

Birimin hedef kitlesine engelli ve yaşlıların yanı sıra bu kişilere bakmakla yükümlü olanları de eklediklerini bildiren Güngüneş, şöyle devam etti:

“Amacımız bir an evvel işlerini bitirsinler ve bakmakla yükümlü oldukları hastalarının yanına dönsünler. İlgili derneklerden, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünden il genelindeki yaşlı ve engellilerimizin listesini alarak öncelik kartı bastırdık ve kendilerine teslim ettik. Bize uğramayıp direk polikliniğe giderlerse de kartla öncelikli olarak işlemlerini yaptırabilecekler. Birimimizde 7 personelimiz görevli. Bunlardan birisi de engelli bir kardeşimiz. Başvuruları alındıktan sonra hastalarımızı dinlenme alanlarında kısa bir dinlenmeye alıyoruz. Arkadaşlarımız bu sürede ilgili poliklinikle irtibata geçerek işlemleri yürütüyorlar.”

Güngüneş, birimin başarılı olduğunu gördükten sonra Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi’nde de aynı birimi açtıklarını anlatarak, oranın da açılışını kısa sürede gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.

Birim kanalıyla hizmet alan 80 yaşındaki Ali Özyürek de eşi için sağlık raporu almak üzere hastaneye geldiklerini belirterek, “Arkadaşlar hastane kapısında bizi karşıladılar ve gideceğimiz yere araçla bizi götürdüler. Yapılan işlem gayet güzel. Emeği geçenlere teşekkür ederiz.” dedi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.