Cenaze Duası

Cenaze duası nasıl yapılır? Cenaze arkasından okunacak dua nedir? Telkin duası nedir? Cenazede telkin niçin yapılır? Cenaze dualarının okunuşu ve anlamı.

Bir kimse ölünce gözleri kapatılır, bir bezle çenesi bağlanır. Bunları yapan kişi şöyle dua etmelidir:

Bismillâhi ve alâ milleti resûlillâh. Allahümme yessir aleyhi emrehû ve sehhil aleyhi mâ ba‘dehû ve es‘idhu bi likaike vec‘al mâ harece ileyhi hayren mimmâ harece anhü (Allah'ın adıyla ve Resûlullah'ın dini üzere… Ey Allahım bunun işini kolaylaştır ve sonrasında güçlük gösterme. Onu, cemalinle mutlu eyle. Gittiği yeri, ayrıldığı yerden daha hayırlı eyle.)

CENAZE DUASI

Resûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in cenâze namazı kılınacağı zaman Hz. Ali -kerremallahu veche-:

“–Hiç kimse «Peygamber Efendimiz’in üzerine imamsız cenâze namazı kılınabilir mi?» diye şüphelenmesin! O sağ iken de vefâtında da imamınızdır!” dedi ve Peygamber Efendimiz’in hizâsında ayakta durarak:

“Yâ Resûlallah! Allah’ın selâmı, rahmet ve bereketi Sen’in üzerine olsun!

Allah’ım! Biz onun, kendisine indirmiş olduğun şeyleri teblîğ ettiğine ve ümmetine nasîhatte bulunduğuna, Allah’ın dînini üstün kılıncaya ve en güzel şekilde tam olarak tebliğ edinceye kadar Allah yolunda savaştığına şehâdet ederiz!

Allah’ım! Bizleri ona indirdiğin şeylere tâbî olan kimselerden eyle! Ondan sonra da bize bu yolda sebat ver! Bizi ona kavuştur!” diye dua etti, cemaat de “Âmîn! Âmîn!” diye bu duaya gönülden katıldı. (İbn-i Sa‘d, II, 291)

CENAZE ARKASINDAN OKUNACAK DUA

Avf bin Mâlik -radıyallahu anh- şöyle anlatır:

“Fahr-i Kâinât Efendimiz, bir cenâze namazı kıldırmışlardı. O esnâda şöyle duâ ettiklerini duydum ve ezberledim:

«Allâh’ım! Onu bağışla, ona rahmet et, onu azap ve sıkıntılardan koru. Kusurlarını affet. Cennet’ten nasîbini ihsân eyle, kabrini genişlet! Onu su ile, karla ve buzla yıka(nmış gibi tertemiz kıl)! Beyaz giysileri kirden temizler gibi onu günahlarından arındır. Ona, kendi evinden daha güzel bir ev, âilesinden daha hayırlı bir âile, hanımından daha hayırlı bir zevce ihsân eyle! Onu Cennet’e koy, kabir ve Cehennem azâbından muhâfaza buyur!»

Bu güzel duâyı işitince; «Keşke ölen ben olsaydım!» diye içimden geçirdim.” (Müslim, Cenâiz, 85)

TELKİN DUASI

Cenaze defnedildikten sonra iyi hal sahibi bir kimse ölünün yüzüne karşı durur ve ona ismiyle hitaben “Ey falan!” diye üç kez seslenir ve sonra şöyle der:

“Üzkür mâ künte aleyhi min şehâdeti en lâ ilâhe illallah…”

“Ey falan! Hayatta iken üzerinde olduğun, benimsediğin şu hususları unutmayasın: Allah’tan başka İlah yoktur ve Muhammed O’nun elçisidir. Cennet ve cehennem gerçektir, yeniden diriliş vardır, kıyamet saati kuşkusuz gelecektir. Allah kabirde yatanları yeniden diriltecektir. Yine unutma ki, sen Rab olarak Allah’ı, din olarak İslâm’ı, peygamber olarak Muhammed’i, imam olarak Kuran’ı, kıble olarak Kâbe’yi ve kardeş olarak müminleri seçmiş ve bununla mutlu olmuştun. Rabbim olan Allah’tan başka İlah yoktur, ben ona dayandım, büyük arşın Rabbi de O’dur.”

CENAZEDE NİÇİN TELKİN YAPILIR?

Bundan sonra üç kere, Yâ abdellâh, kul lâ ilâhe illallâh (Ey Allah’ın kulu, lâ ilâhe illallah de) denilmesi ve bunun ardından üç kere Rabbim Allah, dinim İslâm, peygamberim Muhammed’dir. Ey Rabbim, sen onu tek başına bırakma, vârislerin en hayırlısı sensin denilmesi âdet olmuştur. Umulur ki bu telkinler ölüye yarar sağlar, orada bulunanlara ikaz olur.

 

İslam ve İhsan

CENAZE NEDİR? CENAZE İLE İLGİLİ HÜKÜMLER NELERDİR?

Cenaze Nedir? Cenaze İle İlgili Hükümler Nelerdir?

PEYGAMBERİMİZİN CENAZESİNİN YIKANMASI VE KEFENLENMESİ NASIL OLMUŞTUR?

Peygamberimizin Cenazesinin Yıkanması ve Kefenlenmesi Nasıl Olmuştur?

PEYGAMBERİMİZİN CENAZE NAMAZINDA OKUNAN DUA

Peygamberimizin Cenaze Namazında Okunan Dua

CENAZE NAMAZI NASIL KILINIR?

Cenaze Namazı Nasıl Kılınır?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • Tek kelimeyle büyük islam ilmihali gibi site..Allah teâla bu siteyi kuranlardan , emeği geçenlerden razı olsun inşaAllah..

    Mükemmel bilgiler sonsuz teşekkür bu bilgileri verenlere

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.