MÜNKER   (572 içerik bulundu)

Müslüman Azınlıkların İlk Zirvesi

103 ülkeden 211 temsilcinin katıldığı “Dünya Müslüman Azınlıklar Zirvesi”, Müslümanların temel hak ve özgürlüklerinin, sorunlarının ve işbirliği imkânlarının el

Kur’ân ve Sünnet Ekseninde Bir Eğitim Nasıl Olmalıdır?

Osman Nûri TOPBAŞ Hocaefendi ile Yüzakı dergisinin gerçekleştirdiği “ Kur’ân Ve Sünnet Ekseninde Bir Eğitim” üzerine röportaj…

Şaban Ayının 15. Gecesi: Beraat Gecesi

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Beraat gecesinde neler olduğunu ve Şaban ayının 15. gecesinin ehemmiyetini anlatıyor.

İyilik Öncülerine Allah'ın İkramı

İslam’ın emrettiği her şey ve hayrın her  türlüsü iyiliktir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Bir iyiliğe öncülük eden kimseye o iyiliği yapanın ecri gibi sevap va

Namlular Çocuklara Çevrildiği Zaman

Müslüman demek insanlık hayrına yaşayan insan demektir. O tarafsız değil, âdil olmak, adâletin yanında yerini almak zorundadır. O hakikati yalnız bırakma suçunu

İşte Onlar Peygamberimiz ve Sahabeyi Görecekler

Peygamberimizi (s.a.v), sahabeyi, şehitleri ve salih kimseleri görecek kişiler kimler? Hangi özelliklere sahipler? Nasıl bir yaşantıya sahipler? İşte Kur'an'ın

Mazereti Olmayan İbadet

Zikir nedir, nasıl çekilmelidir? Zikrin dinimizdeki yeri ve önemi nedir? Zikrin fazileti ve faydaları nelerdir? İşte zikirle ilgili ayet ve hadisler...

Mânevî Rehabilitasyon Nedir?

Mânevî rehabilitasyon nedir? İnsanlar neden bu kadar çok ruhsal problemler yaşamakta ve sosyololojik patlamalar yaşanmaktadır. Bizleri ruhen etkileyen sebepler

Mânevi İstikamet Nasıl Muhafaza Edilir?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Konya Mevlâna Kültür Merkezinde gençlerin "Mânevi istikametimizi nasıl muhafaza ederiz?" Sorusuna 4 madde ile cevap veriyor.

Peygamberimiz Ne Öğretti, Nasıl Öğretti, Ne Hâsıl Etti?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Konya Mevlâna Kültür Merkezinde gençlerin sorularını cevaplandırdı. Aşağıda Peygamber Efendimiz (s.a.v) ne öğretti, nasıl öğretti,

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.