HİCRET   (2105 içerik bulundu)

Mekke Fethinden Sonra Artık Hicret Yok

"Mekke fethinden sonra artık hicret yok..." hadisi şerifinin şerhi nedir? Nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Peygamberimiz Hicret Esnasında Evinde Kimi Bırakmıştır?

Suikastçıların kapıda olduğunu bildiği halde Hz. Ali’nin (r.a.) Peygamber Efendimizin yatağına yatarak gösterdiği cesaret ve fedakârlık.

Mekke Fethinden Sonra Artık Hicret Yok Hadisi

“Mekke fethinden sonra artık hicret yok.” Hadisini nasıl anlamalıyız? “Mekke fethinden sonra artık hicret yok.” Hadisi ve açıklaması...

Hicretin İlk Yıllarında Medine’de Durum Nasıldı?

Hicretin ilk yıllarında Medine’nin genel durumu nasıldı? Hicretten sonra Medine’de neler yaşandı? İşte Hicret sonrası Medine’nin ahvali...

Peygamberimizin Hicret Ederken Okuduğu Ayetler Hangileridir?

Peygamber Efendimiz müşriklere görünmeden evinden nasıl çıktı? Peygamber Efendimiz’in hicret esnasında evinden çıkarken okuduğu ayetler hangileridir?

Habeşistan’a Hicret

Afrika, İslam ile nasıl tanıştı? Allah için ilk hicret nereye ve ne zaman yapıldı? Habeşistan’a hicret Müslümanlar kimlerdir? İşte Habeşistan hicreti kısaca...

Peygamberimiz Hicretten Sonra Medine’de Neler Yapmıştır?

Peygamber Efendimiz’in hicretten sonra yaptığı ilk çalışmalar nelerdir?

Hicretin Yıl Dönümü

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından tüm camilerde okunan bu haftaki cuma hutbesinin konusu "hicret" oldu. Önümüzdeki Salı günü, Muharrem ayının ilk gününü hicr

Hicrete İzin Verilmesi ve Medine’ye Hicret

Müslümanlara hicret izninin verilmesi ve müşriklerin buna tepkisi nasıl oldu? Peygamber Efendimiz hicret yeri olarak niçin Medine’yi seçmiştir? Peygamberlerin s

Habeş Ülkesine Hicret

Peygamber Efendimiz’in nübüvvetinin 5. senesinde ikinci Habeşistan hicretinde meydana gelen hadiseler...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.