
Ankebût Suresi 62. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Ankebût Suresi 62. ayeti ne anlatıyor? Ankebût Suresi 62. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Ankebût Suresi 62. Ayetinin Arapçası:
اَللّٰهُ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَٓاءُ مِنْ عِبَادِه۪ وَيَقْدِرُ لَهُۜ اِنَّ اللّٰهَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَل۪يمٌ
Ankebût Suresi 62. Ayetinin Meali (Anlamı):
Allah, kullarından dilediğine rızkı bol verir, dilediğinin rızkını da daraltır. Şüphesiz Allah her şeyi hakkiyle bilir.
Ankebût Suresi 62. Ayetinin Tefsiri:
Müşrikler
ateist değillerdi. Allah’ın varlığını kabul ediyorlardı. Gökleri ve yeri
yaratanın, güneş ve ayı var edip ilâhî kanunlara boyun eğdirenin, bunları
insanın hizmetine verenin, yağmuru yağdırıp bitkileri bitirenin Allah olduğunu
söylüyorlardı. Fakat imanları şirkle karışıktı. Allah ile beraber bir kısım
putlara tapıyor, Allah’a saygı duyar gibi onlara saygı duyuyor, şefaatlerini
bekliyor, faydalarını umup zararlarından korkuyorlardı. Rızık konusunda endişe
ediyor; bu sebeple müslümanları fakirlikleri sebebiyle ayıplayıp, “eğer siz
doğru yol üzere bulunsaydınız böyle fakir olmazdınız” diyorlardı. Halbuki her
şeyi yaratan Allah’ın, istediğine dilediği kadar rızkı vermeye de gücü yeter.
Buna ilâveten müşrikler, Allah’ın gönderdiği peygamberi reddediyor, Kur’an’a
inanmıyor ve âhiretin varlığına hiç ihtimal vermiyorlardı. Böyle olunca,
Allah’a karşı hiç bir sorumluluk duymadan, hiçbir bağlayıcı bir merci tanımadan
hayvanlar gibi yaşıyorlardı. Bu vesileyle Kur’an, onların anlayış seviyelerine
hitap ederek, onları ve onlar gibi olanları, yanlış inançları terk edip sağlam
bir inanç sistemine davet etmektedir. Bu inanç sisteminin esası ise, Allah’ın
birliğini kabulden sonra, dünyanın gelip geçici bir sevdâdan ibaret, esas
hayatın ise âhiret hayatı olduğunu anlamaktır:
Ankebût Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Ankebût Suresi 62. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR