Âlim Ne Demek?

Âlim nedir, ne anlama gelir? Allâm nedir? Âlem nedir? Kur'an'da âlim kavramı (veya sözcüğü) ile ilgili ayetler nelerdir?

İşaretlemek, üst dudağı yarılmak, bilmek, anlamak, tanımak hakîkatini idrâk etmek anlamlarındaki a-l-m kökünden türeyen âlim; bilen, anlayan, tanıyan demektir.

  • Alîm nedir? Allâm Nedir? A'lem Nedir?

Alîm ve allâm kelimeleri, âlim kelimesinin mübalağalı şekli olup çok bilen; a'lem ise ism-i tafdil olup daha iyi, en iyi, pek iyi bilen demektir. Bu sıfatlar Allah'ın, sırları, gizli olanları, olmuşu ve olacağı, görünen ve görünmeyen âlemi, yerde ve göklerde olup bitenleri, geçmişi, hâli ve geleceği, canlı ve cansız bütün varlıkları, insanların gizli ve âşikâr bütün yaptıklarını, küçük ve büyük her şeyi bildiğini ifade eder.

  • Âlim İle İlgili Ayetler

Âlim ismi Kur'ân'da, Allah'ın gayb ve şehadet âlemini bildiğini beyan sadedinde 13 âyette geçmiştir:

"Allah, göklerin ve yerin gaybını bilendir. O göğüslerin özünü çok iyi bilendir." (Fâtır, 35/38)

"O Allah ki O'ndan başka ilâh yoktur, gayb ve şehadet âlemini (görülmeyen ve görülen varlıkları) bilendir. O rahmandır, rahîmdir." (Haşr, 59/22)

Âlim kelimesinin çoğulu olan alimîn, Allah hakkında iki âyette azamet ifadesi olarak kullanılmıştır: "...Biz her şeyi bilenleriz." (Enbiyâ, 21/ 51, 81)

Âlim kelimesi, "ulemâ' " ve "alimîn-âlimûn" şeklinde 6 âyette insanlar için de kullanılmıştır. Allah da insanlar da bilir, ancak insanların ilmi sınırlı, Allah'ın ilmi ise sınırsızdır. İnsan gaybı, gizliyi ve geleceği bilemez. Allah ise bilir. İnsan, ancak Allah'ın lütfettiği öğrenme yeteneği sayesinde bilebilir. Allah'ın ilmi, ezelîdir, ebedîdir. O, her şeyi ilmiyle kuşatmıştır.

ALLAH'IN BİLGİSİ NELERİ KAPSAR?

Allah'ın bilgisine konu olan şeyler nelerdir? Başka bir ifade ile Allah neleri bilir? Kur'ân'da "alîm" kelimesinin geçtiği âyetlerde Allah'ın neleri bildiği zikredilmiştir. Bunların bir kısmını şöyle sıralayabiliriz; zalimleri (Bakara, 2/95), bozguncuları (Âl-i İmrân, 3/63), muttakileri (Âl-i İmrân, 3/115), göğüslerin içinde olanları (Âl-i İmrân, 3/154), insanların yaptıkları amelleri (Bakara, 2/283) ve hayırları (Bakara, 2/273) göklerde ve yerde olanları ve söylenen sözleri (Mâide, 5/97, Enbiyâ, 21/4), kalplerde olanları (Ahzâb, 33/51), kısaca her şeyi bilir (Bakara, 2/29).

Alîm kelimesi, Kur'ân'da insanın vasfı olarak da kullanılmıştır (A'râf, 7/109, 112). Allâm mübalağalı ismi ise, sadece Allah hakkında kullanılmıştır: "...Şüphesiz Allah allâmü'l-ğuyûb=gayıpları çok iyi bilendir." (Tevbe, 9/78)

  • Her Şeyi En İyi Bilen O'dur

Kur'ân'da 49 âyette; üstünlük ifade eden (ism-i tafdîl) a'lemu kelimesi kullanılarak "Allah'ın daha iyi bildiği" ifade edilmiştir. Allah, insanların gizlediklerini (Âl-i İmrân, 3/167), îmanlarını (Nisâ, 4/25), mü'minlerin düşmanlarını (Nisâ, 4/45), kendisine şükredenleri, zalimleri, yolundan sapanları, sınırı aşanları, hidâyete erenleri (En'âm, 6/50, 53, 117, 119), muttakileri (Necm, 53/32), bozguncuları (Yûnus, 10/40), peygamberlik görevini kime vereceğini (En'âm, 6/124), insanların içinde olanları (Hûd, 11/31) ve yaptıklarını (Hac, 22/68), göklerde ve yerde olanları (İsrâ, 17/55)... daha iyi bilir, en iyi bilir.

ALLAH'IN İLMİ İLE İLGİLİ AYETLER

Kur'ân'da; âlim, alîm, allâm ve a'lem isimleriyle Allah'ın ilmi anlatıldığı gibi "alime ? ya'lemü" fiili ile de Allah'ın ilmi anlatılmıştır:

"Bilmiyorlar mı ki Allah onların gizlediklerini ve açığa vurduklarını biliyor." (Bakara, 2/77);

"... Biliniz ki Allah içinizden geçeni bilir..." (Al-i İmrân, 3/29)

"...Allah sizin gizlinizi, açığınızı ve ne kazandığınızı bilir." (En'âm, 6/3);

"Allah her dişinin neyi yüklendiğini ve rahimlerin neyi eksiltip artırdığını bilir..." (Râd, 13/8);

"...Yere gireni, ondan çıkanı, gökten ineni ve ona çıkanı bilir..." (Hadîd, 57/4);

"Yaratan bilmez mi? O latiftir, haber alandır." (Mülk, 67/14);

"Allah bilir siz bilmezsiniz." (Nahl, 16/74).

"Bir şeyi açığa vursanız da gizleseniz de (fark etmez) çünkü Allah her şeyi çok iyi bilir." (Ahzâb, 33/54).

Gaybın (görünmez bilginin) anahtarları O'nun yanındadır. Onları ancak O bilir. Karada ve denizde olanı bilir. Düşen yaprağı, yerin karanlıklarında olan taneyi, yaşı kuruyu ? ki bunlar apaçık Kitap'tadır - ancak O bilir." (En'âm, 6/59)

Âlim, âlimîn, alîm, allâm ve a'lem isimleri, Allah'ı anlatan, tanıtan ve niteleyen kelimelerdir. "Alime - ya'lemü" fiil şekli ile birlikte Kur'ân'da Allah'ın hudutsuz ilmini ifadede kullanılmıştır. Her şeyi bilen olması Allah'ın en önemli vasfıdır.

"Rabbimiz! Sen bizim içimizde gizlediğimizi ve açığa vurduğumuzu hep bilirsin. Ne yerde ne de gökte hiçbir şey Allah'a gizli kalmaz." (İbrâhîm, 14/38);

"Sözü açık söylesen de gizli söylesen de muhakkak O, gizliyi de ondan daha gizli olanı da bilir." (Tâ-hâ, 20/7).

Zikrettiğimiz bu âyetler ve benzerleri Allah'ın hudutsuz, eşsiz ve muazzam ilmini tasvir ediyor.

"Alîm" sıfatında; Allah'ın amellerine göre kullarını ödüllendirmesi ve tecziye etmesi anlamı da vardır. (bk. Ankebût, 29/5, 60; Mü'minûn, 23/51).

 

İslam ve İhsan

EL-ALİM NE DEMEK?

El-alim Ne Demek?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.