En Temel 9 Besinin Tazeliği Nasıl Anlaşılır?

En temel gıdalar arasında yer alan et, tavuk, süt gibi ürünlerin tazeliği nasıl anlaşılır?

BALIK

Taze balığın gözleri donuk değildir ve balık ıslak görünümdedir. Ayrıca solungaçlarının kırmızı olması gereklidir.

ET

Veteriner kontrolü yapıldığını gösterir belge olmalı ve çok yağlı olmayan etler seçilmeli renginin açık renkli olması gerekmektedir

TAVUK

Tavuğun eklem yerlerindeki derilerin sarılığı yaşının ilerlemiş olduğunu gösterir.Körpe olması tercih sebebidir. Ayrıca üzerine parmakla bastırıldığında çukurlaşmayıp hemen eski halini alması da tazeliğinin belirtisidir. Tavuğun ve etin ağır kokmamalarına da dikkat etmeliyiz

SÜT

Genelde açık sütlerde iyi kaynatılamadıklardan dolayı bağırsak hastalıkları görülür.Kutu sütlerde ise ambaljına ve kullanma tarihine dikkat etmeli ve son kullanma tarihine bir ay kalmış sütlerin alınmamasına çalışılmalı.

YUMURTA

Tüketme sıklığınıza göre yumurta almalısınız.Üzerinde kan lekesi olan,kırık,çatlak yumurtalarda zehirlenme riski vardır.Taze yumurta hafif değildir ve sallayınca sıvı sesi gelmez.Akı ile sarısı birbirine karışmayan yumurta tazedir.

TAZE FASULYE

Canlı yeşil renkte üzerinde bereler olmamalı kılçıksız ve taneleride çok büyük olmamalı.Tazeliğinide kırarakta deneyebilirsiniz.

ISPANAK

Taze ıspanağın kökleri kırmızıdır.Ispanak çamursuz ve körpe olmalı yapraklarında haşere yenikleri olmamalı ve besin değerinin kaybolmaması için hemen tüketilmelidir.

PATATES

Filizlenmiş ve yeşil olan patatesler sağlığa zararlı olduğundan bunları almamalıyız. Püre yapmak için kabuğu kalın patatesler almalı,kızartma için sarı patatesleri tercih etmeliyiz.

KEREVİZ

Öncelikle sapı ezik ve çürümemiş, yaprakları sağlam olan kerevizleri tercih etmeliyiz.Orta büyüklükte mümkünse lekesiz olmalı en önemliside hafif olmamalıdır.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.