Yangında Zarar Gören Ormanlar İçin Doğal Yenilenme Tavsiyesi

Doç. Dr. Rıza Binzet, Akdeniz ve Ege bölgelerindeki orman yangınlarının ardından ekolojik yaşamın canlanmaya başladığı bölgelerde doğaya müdahale edilmemesi tavsiyesinde bulundu.

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Botanik Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rıza Binzet, Türkiye’nin farklı kentlerinde çıkan orman yangınlarının ekolojik hayatın dengesini bozduğunu söyledi.

Ege ve Akdeniz’deki yangınların doğadaki canlıların yaşam alanlarında büyük zarara neden olduğunu dile getiren Binzet, şöyle konuştu:

“Ormanı bir bütün olarak düşünmemiz gerekiyor. Ormanlarda canlı ve cansız faktörler var. Mikroorganizmalar, kuşlar, diğer hayvanlar, bitkiler, kara yosunları var. Ormanlar bir ekosistem, yaşam alanı aslında. Yangınlar bu habitatın bozulması anlamına geliyor. Orman yangınlarında bu canlı varlıklar ya tamamıyla ya da kısmen yok olmuş oluyor. Hayvan türlerinin bir kısmı yangından kaçabiliyor. Bitkiler ise kaçamıyor.”

YANAN ORMANLAR KENDİNİ YENİLİYOR

Binzet, yanan ormanlardaki bazı bitki türlerinin yeşermeye başladığını, hayvanların doğada yeni yuvalarını inşa etme sürecine girdiğini anlatarak, “Ormanlık alanlarda müthiş bir canlanma mücadelesi var. Hem Ege hem de Akdeniz’de birinci yıldan sonra nelerin canlanacağını görebileceğiz. Bazı bitkiler erkenden canlandı ama tamamını bir yıl sonra daha iyi görebileceğiz. Ege ve Akdeniz doğanın kendini yenileyebilmesi açısından uygun bir alan.” dedi.

Ekolojik yaşamın canlanmaya başladığı bu süreçte herkesin üzerine düşen bazı görevleri olduğunu vurgulayan Binzet, “İnsanların iyi niyetlerle ekim yapma mantığı içerisinde olmamaları gerekiyor. Bu işin uzmanlar tarafından yönetilmesi gerektiği vatandaşlara bildirilmeli. Doğanın mücadelesi devam ettiği için her türlü müdahale oraya müdahale anlamına geliyor. Çünkü doğa kendisine yapılan müdahaleyi hiçbir zaman affetmiyor. Yapay müdahalelerden kaçınmak gerekiyor.” diye konuştu.

YANAN ORMAN BÖLGESİ NASIL YEŞİLLENDİRİLİR?

Binzet, Orman Bölge Müdürlükleri tarafından yanan alanlarda gerçekleştirilecek çalışmaların titizlikle yürütülmesi gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

“Ekolojik rehabilitasyonun doğal süreçlerle tamamlanması gerekiyor. Bu süreç çok uzun. Bunun kontrol edilebilirliğini sağlamak da meşakkatli bir iş. Eğer tamamen yok olmuş olan bölgeler varsa oraya müdahale edilebilir. Doğayı kendi haline bırakarak orada mevcut olan türlerin kendi bünyesinde çimlenerek süreci tamamlamalarını ve süksesyon (belli bir zaman diliminde ekolojik topluluğun tür yapısındaki değişim süreci) aşamalarını sıralı olarak değiştirerek orman formuna dönüşmesini takip etmek gerekiyor.”

Fidan dikmenin doğanın döngüsüne katkı sağlayacağını aktaran Binzet, bunun doğanın rehabilitasyonunu tamamlamasının ardından yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.