Peygamberlerin Sayısı Kaçtır?

Peygamberlerin sayısı kaçtır? Dünyaya kaç peygamber gönderilmiştir? Her kavme peygamber gönderilmiş midir? Kur’an’da adı geçen peygamberler kaç tanedir? Kur’an’da adı geçen peygamberler sırasıyla.

Hz. Adem’le başlayan peygamberlik, arada pek çok peygamberin gelişiyle Hz. Muhammed’e kadar devam etmiştir. Kur’an-ı Kerim’de; “Her ümmetin bir peygamberi vardır” [1] “Biz bir peygamber göndermedikçe, kimseye azap edecek değiliz.” [2] buyurulur. Kur’an’da, peygamberlerin sayısı konusunda bilgi verilmemekle birlikte, “.. Peygamberlerden kimini sana anlattık, kimini de sana anlatmadık” [3] âyetine göre, Kur’an’da adı geçmeyen peygamberlerin de bulunduğunda şüphe yoktur. Nitekim Hz. Muhammed bir hadisinde peygamberlerin sayısının 124.000 olduğunu ve bunlardan 315’nin rasûl özelliğine sahip bulunduğunu haber vermiştir.[4]

KUR’AN’DA ADI GEÇEN PEYGAMBERLER SIRASIYLA

Kur’an-ı Kerim’de adları geçen yirmi beş peygamberin kronolojik sıralaması şöyledir: Hz. Âdem, İdris, Nûh, Hûd, Sâlih, Lût, İbrâhim, İsmâil, İshâk, Yakup, Yûsuf, Şuayb, Mûsa, Hârûn, Dâvud, Süleyman, Eyüp, İlyâs, Elyesa, Zülkifl, Yûnus, Zekeriyâ, Yahyâ, İsa ve Muhammed (s.a.s). Bir de Üzeyr, Lokman ve Zülkarneyn’in adları geçer ki, bunların peygamber mi yoksa veli mi oldukları konusunda görüş ayrılığı vardır.

Ancak bu sayının sınırlayıcı kesin bir rakam olmayıp, çokluk bildirmek için buyurulduğu da söylenmiştir.

HER KAVME PEYGAMBER GÖNDERİLMİŞ MİDİR? 

İsimleri Kur’an’da geçsin veya geçmesin, gerçek olan şu ki, en son ve evrensel bir peygamber olan Hz. Muhammed’den önce peygambere sahip bulunmayan hiçbir topluluk olmamıştır. Bununla, insanların kıyamet gününde bilmemeyi bir özür olarak kullanma imkânları ortadan kaldırılmıştır. Her ümmetin bir peygamberi olduğu çeşitli âyetlerde tekrarlanmıştır.[5]

Dipnotlar:

[1] Yûnus, 10/47.

[2] İsrâ, 17/15.

[3] Nisa, 4/164

[4] A. İbn Hanbel, V, 266; Abdulkahir Bağdadi, Usulü’d-Din, İstanbul 1928, s. 157.

[5] bk. Nahl, 16/63; Fâtır, 35/24; Yûnus, 10/48; er-Ra’d, 13/7

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

PEYGAMBERLERE İMAN NEDİR?

Peygamberlere İman Nedir?

PEYGAMBER NEDİR, KİME DENİR?

Peygamber Nedir, Kime Denir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.