Namaz İlmihali

Sırasıyla Namaz Sureleri | Namazda Okunan Kısa Zammı Sureler

Namaz kılarken en çok okunan ve namaz sureleri veya zammı sure olarak da bilinen kısa surelerin Arapça, Türkçe okunuşu, anlamı ve tefsiri.

İşyeri ve Apartman Altındaki Mescitlerde Cuma Namazı Kılınabilir mi?

İşyeri ve apartman altındaki mescitlerde cuma namazı kılınabilir mi?

Cuma Namazı Nasıl Kılınır? (Video Anlatımlı)

Cuma namazı kaç rekattır? Cuma namazı nasıl kılınır? Cuma namazında kunut duaları yerine ne okunur? Video anlatımlı cuma namazının kılınışını yazımızda seyredeb

Cuma Namazının Farz Olması İçin Gerekli Şartlar

Cuma namazının farz olması için gerekli şartlar nelerdir? Cuma namazı, erkek, hür, mukim ve sağlıklı olan her Müslüman için farzdır. Bu şartların ayrıntı ve ist

Namaz Hangi Hallerde Bozulur?

Namaz hangi hallerde bozulur? Namazı bozan şeyler nelerdir? Madde madde namazı bozan haller...

Cuma Namazının Hükmü Nedir?

Cuma namazı cuma günü öğle vaktinde kılınan namazdır? Cuma namazı Kuran'da geçer mi? Cuma namazının hükmü nedir? Cuma namazını üç defa mazeretsiz terk etmenin h

Seferde (yolculuk Esnasında) Namaz Nasıl Kılınır?

Yolculuk durumu, genel olarak meşakkat ve sıkıntı içerdiğinden bu durumdaki kişi için bazı kolaylıklar getirilmiştir. Bunlar yolcuya tanınan ruhsatlardır. Yolcu

Cuma Namazının Kılınışı

Cuma namazı, Hz. Muhammed (s.a.v.) döneminden günümüze kılına gelmiş, Cuma günü öğle vakti cemaatle kılınması farz olan namazdır. Peki Cuma namazı kaç rekattır?

Delilleriyle Cuma Namazı

Cuma namazını kılmak şart mıdır? Cuma namazının dayandığı deliller nelerdir? Delilleriyle cuma namazı...

Cuma Namazının Farz olmasının Şartları Nelerdir?

Cuma namazı kimlere farzdır? Cuma namazının farz olmasının şartları nelerdir? Diyanet cevapladı.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.