Çocuklarda Diş Muayenesi Korkusunu Önlemek İçin 10 Öneri

Ağız ve diş sağlığının hayat boyu korunması için bakım ve kontrollere bebeğin 6. ayından itibaren başlanması gerekiyor.

Vücut sağlığı açısından büyük önem taşıyan diş kontrollerinin fobi nedeniyle ihmal edilmesi, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Erişkin bireylerde sık görülen diş muayenesi korkusunun, küçük yaşlarda ortaya çıkmaması için muayene öncesinde bazı önlemler almak gerekiyor.

Ağız ve Diş Hastalıkları Bölümü’nden Pedodondist Dr. Dt. Cansu Büyük, ebeveynlerin çocuklarını diş muayenesine götürmeden önce dikkat etmeleri gerekenleri sıraladı.

1) “İğne, acı, diş çekimi” gibi kelimeleri kullanmaktan kaçının. Çocuğunuza, “Uslu durmazsan iğne yaparlar” gibi negatif bir cümleler kurmayın. Çocuğa “iğne yok” denilse bile, “iğne” kelimesi korkması için yeterli olacaktır.

2) Çocuğunuza yapılacak işlemin “dişlerin kontrolü, diş sayımı, dişlerin yıkanması” olacağını söyleyin. Hatta diş hekimine gelmeden önce, evde çocuğunuzun dişlerini kontrol ederek, onun da sizinkileri kontrol etmesine izin vererek “diş hekimliği oyunu” oynayın.

3) Çocuğunuza kendi endişelerinizi yansıtmamaya ve sakin olmaya çalışın. Diş hekimine gitmekten çekiniyor olsanız da bunu çocuğunuzun yanında dile getirmeyin.

4) Yapılacak işlemler hakkında çocuğunuza detaylı bilgiler vermekten kaçının. Ebeveynlerin ve diş hekiminin verdiği bilgilerin birbirinden farklı olması veya aynı konunun farklı şekillerde aktarılması çocukta güvenin azalmasına neden olabilir. Bu nedenle, işlemler hakkında çocuğun anlayacağı şekilde açıklama yapılmasını diş hekimine bırakın.

5) İleri derecede diş çürüğü olan bir çocuk, bu durumun farkındadır ve diş hekimine gittiğinde zor bir tedaviye başlanacağını düşündüğünden, daha fazla tedirginlik hisseder. Çocuğunuzun diş bakımını birlikte yaparak, herhangi bir çürüğü ilerlemeden fark edebilir, daha kolay önlemler alınmasını sağlayabilirsiniz.

6) Diş hekimi korkusu olan çocukların; diş hekimi korkusu olmayan, daha önceden tedavilerini kolaylıkla yaptırmış bir arkadaşıyla birlikte randevuya gelmeleri, pozitif bir etki yaratabilir.

7) Randevu sonrasında çocuğun hoşuna gidecek bir aktivite programı yapılması, muayene veya tedavi sırasında onu cesaretlendirmek ve motive etmek amacıyla kullanılabilir.

8) Özellikle küçük yaştaki çocukların ilgilerinin çabuk dağılabileceğini, diş hekimi koltuğunda erişkinler gibi uzun süre oturamayacaklarını düşünerek, muayene ve tedavi esnasında diş hekimiyle işbirliği içinde olmaya çalışın. Çocuk diş hekimleri, tedirgin ve ilk kez diş hekimine gelmiş bir çocukta, çocuğun kullanılan aletlere alışması, güven ve iletişimin sağlanması amacıyla kısa sürecek işlemlerden başlamayı doğru bulmaktadırlar. Ancak acil durumlarda tedavi sırası değişiklik gösterebilir.

9) Yapılan işlem sadece muayene bile olsa, bittiğinde çocuğunuzu tebrik edin. Tedavi sonrasında, 'cesaret diploması' gibi çocuğu motive edici belgeler verilebilir. Çocuğa tedavi öncesinde hediye verip, işleme zorlamaktansa; sonrasında tebrik amacıyla küçük hediyeler verilmesi daha doğru olacaktır.

10) Çocuğunuzun tanıştığı ilk diş hekiminin, çocuk diş hekimi uzmanı olması, ilk randevunun ve sonraki randevuların olumlu geçmesine yardımcı olacaktır. Bu uzmanların bulundukları kliniklerin; bekleme salonu, muayene odası çocuğun ilgisini çekecek, kendisini güvende hissedecek şekilde düzenlendiğinden çocuğun korkularının azalmasına olumlu etkide bulunabilir.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.