İlk Hac Kafilesi Uğurlandı

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın organizasyonuyla Suudi Arabistan'a gidecek hacı adayları için Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali'nde tören düzenlendi.

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, "Birbirleriyle fiziksel olarak omuz omuza yürüyebilmeleri, dünyanın geleceğini konuşabilmeleri, paylaşabilmeleri adına hac ibadetinin esasında toplumsal, İslam ümmeti adına bir mesajı var" dedi.

Burada konuşan Müezzinoğlu, hac ibadetinin, hem Müslüman bireyler hem de İslam ümmeti adına önemli bir mesajı olduğunu söyledi.

HAC İBADETİNİN BİZLERE MESAJI VAR

Bu ibadetin kişilerin ruh, fiziksel ve sosyal sağlığına çok önemli katkıları olacağını aktaran Müezzinoğlu, "Haccın temel mesajı; Müslümanların birlik ve beraberliğidir. Müslümanların birlikte geleceklerini düşünebilmeleri, gönüllerine hitap edebilmelidir. Birbirleriyle fiziksel olarak omuz omuza yürüyebilmeleri, dünyanın geleceğini konuşabilmeleri, paylaşabilmeleri adına hac ibadetinin esasında toplumsal, İslam ümmeti adına bir mesajı var" diye konuştu.

"Uğurladığımız hacı sayısı İstanbullularla sınırlı değil"  

İstanbul Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran da İstanbul kayıtlı 8 bin 680 hacıdan 4 bin 997'sinin Diyanet İşleri Başkanlığı'nın organizasyonuyla hacca gittiğini belirterek, "İstanbul Müftülüğü ve İstanbul'daki 2 havalimanı olarak uğurladığımız hacı sayısı İstanbullularla sınırlı değil. Çevre illerin hacıları da buradan gidiyor. Toplamda inşallah 7 bin 600 hacıyı uğurlayacağız. 34 kafilemiz gidecek. Kafilelerde de kadın görevlilerimiz olacak. Bunun 24'ü Atatürk, 17'i ise Sabiha Gökçen havalimanlarından gidecek" diye konuştu.

HACI ADAYLARININ GÖRÜŞÜ

Hacı adayı Hasan Çubuklu, 2004'ten beri hac için beklediklerini, bu yıl ise eşiyle birlikte hacca gittiklerini söyledi. Çubuklu, "Muhteşem bir duygu. Çok mutluyuz. Anlatılmaz. Sanki hayattaki bütün arzu ettiklerine kavuşuyor gibi bir duydu" dedi.

Çorumlu 58 yaşındaki Hasan Çelik, eşiyle gittiği hac için 4 yıldan beri beklediklerini ifade ederek, Türkiye'ye de dua edeceklerini dile getirdi.

Hacca oğlu ve geliniyle giden 70 yaşındaki Nurhan Şahin de "Mevlam yardımcımız olsun. Biraz önce ağlıyordum mutluluktan. Rabbim sağ salim çocuklarımıza dönmeyi nasip eylesin. Peygamberimize gidiyoruz, inşallah" ifadelerini kullandı.

Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan tören, uğurlama duasıyla son buldu.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.