Cami Cemaatinden Suriyeli Çocuklara Hediye

Hatay'da cami cemaati, Kur'an-ı Kerim'i okumasını öğrenen Suriyeli çocukları hediyelerle sevindirdi.

Hatay'ın Hassa ilçesinde Seyd-i Salih Camisi cemaati, Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenen Suriyeli çocukları hediyelerle sevindirdi. Seyd-i Salih Camisi cemaati, Suriyeli çocuklara Kur'an-ı Kerim, forma, çeşitli oyuncaklar ve saat hediye etti.

MUHACİR ENSAR KARDEŞLİĞİ ÖRNEĞİ

İlçe Müftü Vekili Halil İbrahim Çopur, yaptığı konuşmada, yapılan etkinliğin muhacir ve ensar kardeşliğine bir örnek olduğunu söyledi.

Cami cemaatine gösterdikleri ilgi ve alakadan dolayı teşekkür eden Çopur, kardeşlik duygularının öneminden bahsederek, bu duygunun bozulmaması yönünde temennide bulundu. Cami imamı Ali Öztürk de camide 6 ay boyunca yaklaşık 80 Suriyeli çocuğun eğitim aldığını aktardı.

“ALLAH ONLARDAN RAZI OLSUN”

Çocukların tamamının Kur'an-ı Kerimi öğrendiğini kaydeden Öztürk, “Çocuklar boşta gezmesin, boş zamanlarını en azından camide değerlendirsin diye arkadaşlarla görüşüp bir program yaptık. Yaklaşık 6 ay boyunca burada dini bilgiler aldılar. Onları kendi çocuklarımızdan ayırmadık, aynı seviyede tuttuk. Hediyeler dağıttık. Cemaatimiz de bize her konuda yardımcı oldu. Allah onlardan da razı olsun.” ifadelerini kullandı.

ÇOCUKLARIN CAMİ CEMAATİYLE KAYNAŞMA FIRSATI

Öztürk, Suriyeli çocukların cami cemaatiyle kaynaşma fırsatı bulduklarını da sözlerine ekledi. Suriyeli çocuklara dini bilgiler veren Suriyeli Hamid El Musa ise gösterilen ilgiden dolayı cemaate teşekkür etti.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.