cömert   (1842 içerik bulundu)

İslam'da Cömertlik

Yoksul kişi nasıl cömertlik ve iyiliğe muhtaç ise, cömertlik ve iyilik de yoksul kişiye muhtaçtır. Güzeller, güzelliklerini seyretmek için nasıl tozsuz, passız,

İsraf ve Cömertliğin Ölçüsü Nedir?

Yüce Rabbimizin insanoğluna lutfettiği maddî ve mânevî imkânlar birer emânet hükmünde olup nerede ve nasıl kullanılacağı yine Rabbimiz tarafından beyân edilmişt

Cömertlik ve İsar Arasındaki Fark Nedir?

Îsâr nedir? Cömertlik nedir? Îsâr ve cömertlik arasındaki farklar nelerdir?

İnsani Yardımlarda En Cömert Ülke

Küresel İnsani Yardım Raporu’na göre, 2016’da 6 milyar dolar insani yardım yapan Türkiye, 5 kıtada 50’den fazla ülkeye el uzatıyor. Türkiye, dünya genelinde mil

Yoksul Kişi Cömertliğin Aynasıdır

Fakiri ve garibi red için ağızdan çıkacak her ses ve nefes, onun kalbini incitir. Sanki sathına hohlanmış ayna gibi kalp buğulanır. Parlaklık ve derinliği zâyi

Hayran Bırakan Cömertlik

Cömertlik, Cennete girmeye vesiledir. Cömertlik, Rahman’dandır. Bir mü'min cömertlik edip elindekilerden muhtaç olan mahlukata verirse mükafatını iki cihanda gö

Bulut Kadar Cömert Mümin

Mârifet, gönlü cömertlik ve îsar hisleriyle doldurarak bir deryâ hâline getirip Hakk’ın lutfettiği nîmetleri ve dünyâ ticâretini âhiret zenginliğine dönüştürebi

Cömert Müminin Faziletleri

Cömertlik, elde var olanı, ondan mahrum olana ikrâm etmektir. Cömertliğin zirvesi ise “îsâr”dır.

Cömertlik Bu Ayda Filizleniyor

Oruç; diğergâmlık tâlimidir. Yoksulların ve muhtaçların çektiği sıkıntılardan sadece biri olan açlığı fiilen yaşatarak onların hâlinden anlamayı temin eder. Böy

Allah (cc) Cömert Olanı Sever!

Cömertlik, elde var olanı, ondan mahrum olana ikram etmektir. Cömertliğin zirvesi ise “îsâr”dır.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.