
Nahl Suresi 28. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Nahl Suresi 28. ayeti ne anlatıyor? Nahl Suresi 28. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Nahl Suresi 28. Ayetinin Arapçası:
اَلَّذ۪ينَ تَتَوَفّٰيهُمُ الْمَلٰٓئِكَةُ ظَالِم۪ٓي اَنْفُسِهِمْۖ فَاَلْقَوُا السَّلَمَ مَا كُنَّا نَعْمَلُ مِنْ سُٓوءٍۜ بَلٰٓى اِنَّ اللّٰهَ عَل۪يمٌ بِمَا كُنْتُمْ تَعْمَلُونَ
Nahl Suresi 28. Ayetinin Meali (Anlamı):
Melekler, böylesi kâfirlerin canlarını onlar küfür ve günah içinde bizzat kendilerine yazık ederken alırlar. Onlar, azabı görünce teslim bayrağını çeker ve mazeret bulma gayreti içinde: “Biz hiçbir kötülük işlemiyorduk” derler. Kendilerine şöyle denilir: “Hayır, hayır! Şüphesiz Allah, sizin neler yaptığınızı çok iyi bilmektedir.”
Nahl Suresi 28. Ayetinin Tefsiri:
O
gün Allah müşrikleri rezil rüsvâ edecektir. Cenâb-ı Hak: “Hani nerede o
sizin uğrunda mü’minlere düşman kesildiğiniz sözde ortaklarım?” (Nahl
16/27) diye sorunca mahşer yerinde toplanan tüm insanlar ölüm sessizliği içine
gireceklerdir. Kâfirlerin ve müşriklerin dili tutulacak; çünkü bu soruya
verecek bir cevap bulamayacaklardır. Zira ortalıkta, zannettikleri gibi onlara
yardım veya şefaat edecek hiçbir şey yoktur. Ancak kendilerine iman ve tevhid
ilmi verilen peygamber ve mü’minler, görünen durumu te’yîden o günün kâfirler
için çok kötü bir gün olacağını söyleyeceklerdir. Ömürlerinin sonuna kadar
küfür, şirk ve türlü türlü günahlar içinde yüzen ve bu şekilde kendi
kendilerine zulmederken canlarını veren bedbahtlar, âhiret gerçeğini ve
cehennemin şiddetli azabını görünce her ne kadar “dünyada hiç günah
işlemediklerini” söyleseler de, bu yalanları bir fayda sağlamayacak ve haksız
yere büyüklenip duranların varacakları çok kötü bir yer olan cehenneme
atılacaklardır.
Kişinin
büyüklük taslaması üç şekilde olabilir:
Allah’a
karşı: Bu kibirlerin en kötüsü ve çirkini olup kaynağı sırf cehâlettir.
Peygamberlere
karşı: Bu nefsin şeref ve üstünlük iddiâ etmesi, diğer insanlar gibi bir beşer
olan peygambere itâatten kendini yüksek görmesidir. Bu kıyâmet gününde ebedî
azâba müstehak olma konusunda Allah’a karşı gösterilen büyüklük gibidir.
İnsanlara
karşı: Bu kendisini üstün görüp başkasını hakir görmektir. İnsanlar onu
kendilerine itâata çağırsalar onlara boyun eğmekten geri durur, onları bayağı
ve küçük görüp onlarla eşit olmaktan çekinir. İşte bu da çok çirkin bir kibir
çeşididir, sahibi de büyük bir câhildir. Her ne kadar önceki iki sınıfın
altında ise de “Büyüklenip duranların kalacağı yer ne kötüdür!” (Nahl
16/29) âyetinin muhtevâsına dâhil olduğu için eğer tevbe etmezse büyük bir
cezayı hak eder.
Böylesine
kibre kapılmış kâfirlerin bu kötü sonlarına karşılık Allah huzurunda hiçlik
elbisesine bürünmüş mü’minleri hem ölüm anlarında hem de âhiret âleminde büyük
güzellikler beklemektedir:
Nahl Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Nahl Suresi 28. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR