İsrail, Mescid-i Aksa'nın Çevresine 170 Sinagog Yaptı

Sadece Kudüs ve Mescid-i Aksa için faaliyet gösteren ilk dernek olan Mirasımız Derneği Başkanı Muhammet Demirci, İsrail'in, Mescid-i Aksa'nın çevresinde nüfus yoğunluğu olmadığı halde 170 tane sinagog inşa ettiğine dikkat çekti.

Muhammed Demirci, yaptığı basın toplantısında, 2014 yılında Mescid-i Aksa'ya yapılan baskı ve baskınların arttığını, tarihinde ilk defa Aksa'nın tamamen ibadete kapatıldığını belirtti.

Kudüs'te bulunan 140 adet caminin onarımını gerçekleştirerek yıkılmaktan kurtulmasına vesile olduklarını söyleyen Demirci, İsrail'in, Aksa'nın çevresinde

2014 SALDIRILARIN ZİRVEYE ÇIKTIĞI YIL OLDU

Mescid-i Aksa’ya yapılan baskın ve saldırıların 2014 yılında ciddi bir artış gösterdiğinin altının çizen Demirci, tarihinde ilk kez 2014 yılında Mescid-i Aksa’nın tamamen ibadete kapatıldığını hatırlattı.

Özellikle Ramazan ayının Cuma günlerinde yaklaşık 500 bin kişinin aynı anda namaz kıldığı mescitte bu yıl artan baskılar nedeniyle Ramazan ayında sadece 30 bin kişinin ibadet edebildiğinin altı çizildi.

MESCİD-İ AKSA’YA HER GÜN 50 OTOBÜS SEFERİ

Beyarık seferleri ile her gün 50 otobüs seferi düzenleyen dernek, çevre şehirlerdeki Filistinlileri Mescid-i Aksa'ya taşıyor. Demirci, buraya giden Müslümanların, gün boyunca mescitte nöbet tuttuklarını ve İsrail baskınlarına karşı mescidi boş bırakmadıklarını söyledi.

MESCİD-İ AKSA’NIN ALTINDAKİ KAZI ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

KUDUS'TE TARIHI BINALARI YIKILIYOR

Mescid-i Aksa’nın altında her gün kazı çalışmalarının sürdüğünü hatırlatan Muhammet Demirci, mescitte ve çevrede yaşayan Filistinlilerin evlerinde çatlaklar ve çöküntüler olduğuna ve İsrail’in bu evleri ‘çevreye karşı tehdit oluşturduğu’ gerekçesiyle boşaltarak Mescid-i Aksa’nın çevresinden Müslümanları uzaklaştırdığına vurgu yaptı.

İSRAİL ONARILMAYAN CAMİLERE EL KOYUYOR

İsrail’in Mescid-i Aksa çevresinde 170 yeni sinagog inşa ettiğini aktaran Muhammet Demirci, böyle bir ihtiyaç olmadığı halde bu inşaatların sürdüğünü vurguladı. Mirasımız Derneğinin bugüne dek 140 adet tarihi camiyi onardığını belirten Demirci, onarılmayan camilere İsrail’in ‘yıkılma tehlikesine karşı’ el koyduğunu kaydetti.

Mirasımız Derneği olarak 2014 yılı Ramazan ayında Mescid-i Aksa’da 100 bin kişiye iftar verildiğini belirten Muhammet Demirci, Kudüs’te yaşan Filistinli halkın yüzde 70’ten fazlasının fakirlikle mücadele ettiğine dikkat çekti.

Kaynak: Yeni Şafak

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.