Gazze'de 6 Çocuk Açlıktan Hayatını Kaybetti

İsrail'in saldırılarının sürdüğü ve yardım girişini engellediği Gazze'deki Kemal Advan Hastanesinde 4 çocuğun açlıktan öldüğü bildirildi. Gazze'deki Sağlık Bakanlığı da Şifa Hastanesinde 2 çocuğun daha aynı sebepten hayatını kaybettiğini açıkladı.

İsrail'in 4 aydan uzun süredir saldırılarını sürdürmesi ve insani yardımların girişini engellemesi nedeniyle insani bir felakete sebep olduğu Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Kemal Advan Hastanesinde son günlerde 4 çocuğun açlıktan hayatını kaybettiği ifade edildi.

Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da bulunan Kemal Advan Hastanesi Müdürü Husam Ebu Safiye, düzenlediği basın toplantısında hastanedeki duruma ilişkin açıklamalarda bulundu.

Hastanede hastaları kurtarmak için yakıt yardımı çağrısını yineleyen Ebu Safiye, "Yakıt eksikliği nedeniyle hastane bugün itibarıyla hizmet dışı kalıyor." dedi.

Ebu Safiye, hastanedeki yakıt, ilaç ve gıda eksikliği sebebiyle hastaların öldüğüne dikkati çekerek, "Hastanede son günlerde yetersiz beslenme ve dehidrasyon (sıvı kaybı) nedeniyle 4 çocuk hayatını kaybetti. Hastanenin hizmet dışı kalması binlerce kişiyi sağlık hizmeti alma hakkından yoksun bırakacak." ifadesini kullandı.

Kemal Advan Hastanesi Müdürü Ebu Safiye, daha önce, yetersiz imkanlar nedeniyle hastanede cerrahi operasyonların tamamen durduğunu açıklamıştı.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından dün yapılan açıklamada, Kemal Advan Hastanesine yetersiz beslenme ve dehidrasyon (sıvı kaybı) sebebiyle hayati tehlikesi bulunan çok sayıda bebeğin getirildiği belirtilmişti.

Açıklamada, hastanedeki 2 bebeğin yetersiz beslenme ve sıvı kaybı nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtilmişti.

İsrail ordusunun 145 gündür sivil yerleşim yerleri, hastane, okul ve yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı barınakları da hedef alan saldırılarını sürdürmesinin yanı sıra insani yardımların girişini engellemesi nedeniyle yaklaşık 2,3 milyon nüfuslu Gazze Şeridi'nde insani bir felaket yaşanıyor.

Başta BM'ye ait kuruluşlar olmak üzere uluslararası çevreler, çoğu hastanenin hizmet dışı kaldığı, tıbbi malzeme eksikliğinin yaşandığı, açlık, susuzluk ve hijyen malzemeleri eksikliğinin tetiklediği hastalıklar nedeniyle Gazze'de ateşkes ilan edilmesi ve bölgeye insani yardımların girişinin artırılması çağrısında bulunuyor.

Uluslararası Adalet Divanı'nın 26 Ocak'ta İsrail'e karşı hükmettiği ihtiyati tedbir kararları arasında Gazze'de insani yardıma erişimin sağlanması yer almasına rağmen, şubat ayında Gazze'ye giren yardımın ocak ayına oranla yarı yarıya düştüğünü belirtiyor.

BM kuruluşlarının verilerine göre, Gazze'de 378 bin kişi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC) ölçeğinde "felaket" olarak adlandırılan 5. seviye, 939 bin kişi de "acil durum" olarak bilinen 4. seviye açlıkla karşı karşıya bulunuyor.

Gazze Şeridi'ndeki akut gıda güvensizliği Dünya Sağlık Örgütü'nün "kritik" olarak nitelediği yüzde 15 çıtasını aşarak yüzde 16,2'ye ulaştı. Bölgede 6 ila 59 ay arasındaki çocuklarda akıt gıda güvensizliği oranında ciddi bir artış yaşanıyor.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bin 660’ı çocuk, 8 bin 570’i kadın olmak üzere 29 bin 954 Filistinli öldürüldü, 70 bin 325 kişi yaralandı.

Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: Gazze'de 2 çocuk daha açlıktan öldü

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in saldırılarıyla halkı aç ve susuz bırakarak insani bir felakete sebep olduğu Gazze'de 2 çocuğun daha açlıktan hayatını kaybettiğini duyurdu.

Gazze'deki Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, kuzey bölgelerinin yanı sıra İsrail’in insani yardım girişini engellediği Gazze kentindeki Şifa Hastanesinde yetersiz beslenme ve dehidrasyon (sıvı kaybı) nedeniyle 2 çocuğun hayatını kaybettiği belirtildi.

Kemal Advan Hastanesinde aynı sebeplerden hayatını kaybeden 4 çocuğa işaret edilen açıklamada, yetersiz beslenme ve sıvı kaybından yaşamını yitiren çocukların sayısının 6'ya çıktığı ifade edildi.

Açıklamada, "Uluslararası kurumları, Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yaşanan insani felaketin önlenmesi için derhal harekete geçmeye çağırıyoruz. Uluslararası toplum, işgalci İsrail'in Gazze Şeridi'nde gerçekleştirdiği soykırımı durdurmak için ahlaki ve insani bir sınav veriyor." ifadesi kullanıldı.

Hamas: Çocukların açlıktan ölmesi insanlığı korumada uluslararası başarısızlıktır

Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas'tan, Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da yer alan Kemal Advan Hastanesinde 4 çocuğun yetersiz beslenme ve dehidrasyon (sıvı kaybı) nedeniyle ölmesi ve hastanenin yakıt yetersizliği nedeniyle hizmet dışı kalmasına ilişkin açıklama yapıldı.

Hastanenin hizmet dışı kalmasıyla Gazze'nin kuzeyindeki Filistinlilerin insani ve tıbbi durumunun daha da kötüleştiği vurgulandı.

Açıklamada, "Binlerce hastanın tıbbi bakım ve ilaca erişiminin bulunmaması, 4 çocuğun yetersiz beslenme ve sıvı kaybı nedeniyle hayatını kaybetmesi, uluslararası toplumun insanlığı Siyonist İsrail'in suçlarından korumada gösterdiği başarısızlıktır" ifadesi kullanıldı.

İsrail'in Filistin halkına karşı işlediği suçlara dikkati çekilen açıklamada, "Uluslararası toplum ve Birleşmiş Milletler (BM), bu Nazi varlığının (İsrail) Gazze Şeridi'nde, özellikle Gazze kenti ve kuzey bölgesindeki Filistin halkımıza karşı işlediği soykırım ve etnik temizlik suçunu engellemek için her türlü tedbiri alma konusunda sorumluluklarını ve hukuki görevlerini üstlenmelidir." ifadesine yer verildi.

BM ve ilgili taraflara, "İsrail'in hiçbir ahlaki ve insani standart gözetmeksizin Filistin halkına karşı yürüttüğü savaşta sistematik bir şekilde zorla aç bıraktığı Gazze'nin kuzeyindeki bölge sakinlerine gıda yardımı ulaştırılması için acil harekete geçme" çağrısı yapıldı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.