Şehit ve Gazi Aileleri Hacca Kurasız Gidecek

Diyanet İşleri Başkanı Görmez'in talebi üzerine, bu sene kayıt yaptıran şehitlerin anne, baba, eş ve evlenmemiş çocukları ile gaziler ve eşleri hacca kurasız gidebilecek.

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2008 ve sonraki yıllarda kayıt yaptıran gazi ve şehit yakınlarını kurasız hacca götürecek.

Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu, 2017 yılı hac kurasının 24 Şubat günü Türkiye Diyanet Vakfı konferans salonunda, bilgisayar ortamında ve kamuoyuna açık bir şekilde çekilmesini kararlaştırdı.

Kura, hacı adaylarının kayıt yaptırdıkları iller bazında "oda tercihli ve otel" hac konaklama türlerinde sıralamaya konulmaları şeklinde çekilecek. Asıl ve yedek tasnifi yapılmayacak kurada, Diyanet ve acenta ayrımına da gidilmeyecek.

Vatandaşlar, sonuçları, kura çekimi tamamlandıktan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı'nın "http://hac.diyanet.gov.tr" adresinden sorgulayabilecek. Kurada ismi çıkanlar “kesin kayıt yaptırabilir” belgesini internet ortamından veya müftülüklerden alarak kesin kayıtlarını yaptırabilecek. Diyanet İşleri Başkanlığınca, hac organizasyonu düzenlemek üzere yetki verilen acentelerin bilgisine de yine aynı internet adresinden ulaşılabilecek.

Öte yandan hac kesin kayıtları 27 Şubat-10 Mart tarihleri arasında yapılacak. Belirlenen süre içerisinde kesin kayıt yaptırmayanların yerine, kura sırası gözetilerek 16-24 Mart tarihleri arasında dağıtılan kontenjanlar çerçevesinde kayıtlar alınacak.

BAŞKAN GÖRMEZ'DEN ŞEHİT AİLELERİ İÇİN ÖZEL TALEP

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 2008-2017 yıllarında hacca gitmek üzere kayıt yaptırmış tüm gazi ve şehit yakınlarını kurasız götürülmesini önerdi. Başkan Görmez'in talebi, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu tarafından kabul edildi.

Buna göre, şehitlik ve gazilik belgelerini ibraz eden, şehitlerin anne, baba, eş ve evlenmemiş çocukları ile gazi ve eşleri, hac müracaatı için gerekli şartları yerine getirerek Diyanet İşleri Başkanlığı organizasyonuyla hacca götürülecek.

Geçtiğimiz yıl yaklaşık 750 gazi ve şahit yakını kutsal topraklara giderken bu yıl bu rakam kayıt yaptıran ve kaydını yenileyenlerle birlikte yaklaşık 4 bin 500’ü bulacak.

Bu sene hacca gidiş tarihleri 31 Temmuz-26 Ağustos olarak belirlenirken, dönüşler ise 5 Eylül-30 Eylül tarihleri arasında gerçekleşecek.

Ayrıca, Diyanet İşleri Başkanlığı, hacı adaylarının yolculuk öncesi manen ve ruhen hazırlanması gerektiği bilinciyle, il ve ilçe müftülüklerince Nisan ayından son çıkış gününe kadar eğitim ve seminerler düzenleyecek. ​

Kaynak: http://diyanet.gov.tr

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.