Hüdayi Vakfı'ndan 2018 Seçimlerine Dair Açıklama!

Hüdayi Vakfı'ndan "2018 Seçimlerine" ait açıklama geldi. Yapılan açıklamanın tam metni aşağıdadır.

Aziz Milletimize! Milletlerin ve devletlerin tarihinde öyle karar anları vardır ki, milletin ve devletin bekâsı adına böylesi zamanlarda hak ve hakikatin açıkça beyan edilmesi bir zaruret olur. İşte 24 Haziran Genel Seçimleri böyle bir karar ânıdır. Ülke, millet ve ümmet olarak zor bir süreçten geçiyoruz. Mazlum ve mahzun yüreklerin ümidi ve İslam ümmetinin umudu olan aziz milletimiz, içimizdeki ve dışımızdaki şer odakları tarafından kuşatılmaya, parçalanmaya ve çökertilmeye çalışılmaktadır. Öyleyse bugün ilim, irfan ve akl-ı selîm sahibi her fert ve camianın üzerine düşen büyük bir vazife vardır ki o da şudur: Liderliğini Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın gerçekleştirdiği yönetim, başkanlık sisteminin de devreye girmesiyle güçlenerek yoluna devam etmelidir. Zira bu kadro bugüne kadar:

  • Vatanın birlik ve bütünlüğünü hakkıyla savunmuş,
  • Dışa bağımlılığa dur deyip milli ve yerli sanayiye hız vermiş,
  • Dinine, vatanına, milletine ve tarihine sadık bir nesil yetiştirmenin derdine düşmüş,
  • Ümmetin mazlumlarının yanında olmuş,
  • İnsan hak ve hürriyetlerini her alanda genişletmiş,
  • Kudüs başta olmak üzere ümmetin değerlerini korumaya çalışmış,
  • Ve haklı olarak ümmetin umudu olmuştur.

Bu umudun devamı için tek yürek halinde bu yürüyüşün yanında olmayı bir borç biliyor, ümmetin ve insanlığın maslahatı için gece gündüz çalışan bu kadroya karşı teşekkür ve dua halinde olduğumuzu kamuoyuna saygıyla arzediyoruz.

AZİZ MAHMUD HÜDAYİ VAKFI 

İslam ve İhsan

SEÇİMLERDEN ÖNCE BİLİNMESİ GEREKENLER

Seçimlerden Önce Bilinmesi Gerekenler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.