'çocuklarımın Yürüyüp Konuşması Dünyaya Bedel'

Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Konya'ya yerleşen Suriyeli ailenin 4 çocuğundan Emani ve Riham, metabolizma rahatsızlığına bağlı beyin fonksiyonu bozukluğu nedeniyle yürüyemiyor, konuşamıyor ve duyamıyor.

Konya'da yaşları 2 ve 6 arasında değişen Suriyeli 4 kardeş, yakalandıkları metabolizma rahatsızlığı nedeniyle yürüme, konuşma ve duyma yetisini kaybetme gibi sağlık sorunları yaşıyor.

Ülkelerindeki iç savaştan kaçıp 5 yıl önce Konya'ya yerleşen Suriyeli Emine (25) ve Hasan İyşe (28) çiftinin ilk çocukları Emani'de (6), bazı sağlık sorunları nedeniyle götürüldüğü hastanede metabolizma rahatsızlığı nedeniyle beyin fonksiyonu bozukluğu ortaya çıktı.

Genç çiftin daha sonra dünyaya gelen çocukları Riham (5), Ahmet (4) ve Muhammed'de (2) de aynı rahatsızlığın bulunduğu belirlendi.

Beyin fonksiyonu bozukluğu nedeniyle yürüyemeyen, konuşamayan ve duyamayan Emani ve Riham'ın durumuna üzülen, diğer çocuklarının da yürüyememesinden endişe eden aile, evlatlarının sağlık sorununa çözüm bulunmasını istiyor.

Doktorların ve yakınlarının desteğiyle yaşadıkları zor günleri atlatmaya çalışan anne Emine ve baba Hasan İyşe, evlatlarının her şeyiyle yakından ilgileniyor.

ÇOCUKLARIMIN YÜRÜYÜP KONUŞMASI DÜNYAYA BEDEL

Çocuklarıyla ilgilenebilmek için evden ayrılamayan inşaat işçisi baba, bir süredir işe gidemediği için aile zor günler yaşıyor.

Hasan İyşe, hastaneye ilk gittiklerinde çocuklarının hastalığın ciddi ve tedavisinin zor olduğu söylendiğinde çok üzüldüklerini söyledi.

Eşinin büyük fedakarlıkla çocuklarının her türlü ihtiyacını karşıladığını anlatan İyşe, şöyle devam etti:

"Hastanede ve evde büyük zorluklarla karşılaşıyoruz. Eşim bakımlarından dolayı evde çok yoruluyor. Arka arkaya dünyaya gelen 4 çocuğumun da aynı hastalığa yakalanması Allah'ın bize bir imtihanıdır. Dünyada ne mal ne makam isterim. Allah'tan bir dileğim var o da çocuklarımın sağlığına kavuşmasıdır. Tek isteğim onların yürüyebilmesi, konuşup duyabilmesi. Çocuklarımın yürüyüp konuşması dünyaya bedel."

TEDAVİLERİ GENELLİKLE ZOR YA DA MÜMKÜN DEĞİL

Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Dursun Odabaş, metabolik hastalıklarda beynin genellikle fonksiyonlarının neredeyse tümünü yerine getiremediğini ifade etti.

Odabaş, "Metabolik hastalıkların tedavileri genellikle zor ya da mümkün değil. Bu tür hastalara özel beslenme, özel mamalar ve enzim tedavileri uygulanır. Bu çocukların rehabilite edilmesi, beyin fonksiyonlarının iyileşmesine yardımcı olabilir. Buna da ne kadar erken başlanırsa fayda görme oranı o kadar iyi olur." dedi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.