Ramazan’da Ayran İçmenin Faydaları

Prof. Dr. Elmacıoğlu, “Ayran tok tutma özelliğine sahiptir. Ayrıca bunu yaparken kişinin ihtiyacı olan vitamin, mineral, protein ve diğer besin ögelerinin de vücuda dengeli şekilde alınmasına imkan sağlar.” dedi.

Gıda ve Beslenme Derneği Başkanı Prof. Dr. Funda Elmacıoğlu, ayranın yapısı gereği kişiyi tok tutma özelliğine sahip olduğunu  söyledi. Özellikle yaz aylarında vücudun ter yoluyla kaybettiği suyun ve mineralin yerine konması açısından ayranın büyük önem taşıdığına işaret eden Elmacıoğlu, “Bu ürünün yapısı gereği kişiyi tok tutma özelliğine sahip. Bunu yaparken de kişinin ihtiyacı olan vitamin, mineral, protein ve diğer besin ögelerinin de vücuda dengeli şekilde alınmasına imkan sağlıyor.” dedi.

ÇOK DAHA SAĞLIKLI SEÇENEK

Suyun birincil içecek olduğunu ancak sürekli su içmenin bazen insana yavan gelebildiğini vurgulayan Elmacıoğlu, “İnsanın çay, kahve, meyveli ve aromalı içeceklerle susuzluğunu giderirken aynı zamanda lezzet duygusunu da tatmin etme eğiliminde.  Ayranın, besin değeri en zengin içecekler arasında yer alıyor. Ayran, süte göre çok daha düşük laktoz miktarı içerdiği için hassas insanlarda şişkinlik sorununa yol açmaz. Bu nedenle özellikle gelişme çağındaki çocukların ve gençlerin susuzluklarını gidermeleri için gazlı ve kalorili içecekler yerine ayran tüketmeleri çok daha sağlıklı bir seçenek olacaktır.” diye konuştu.

“VÜCUTTAKİ ELEKTROLİT DENGESİNİN KORUNMASINI SAĞLAR”

Ambalajlı Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) Genel Sekreteri Burhan Sakkaoğlu da ayran tüketiminin son yıllarda yükseldiğine dikkati çekerek, bunda en önemli faktörlerden birinin sağlıklı beslenme bilincinin artması olduğunu söyledi. Sakkaoğlu, yaz aylarında kışa göre yüzde 30 daha fazla olan ayran tüketiminin, özellikle Ramazan’da artış gösterdiğini ifade etti.

Sakkaoğlu, yoğurt mayasındaki canlıların sütteki laktoz şekerini parçalayarak asit ve faydalı yan ürünler ürettiklerini belirterek, şunları kaydetti: “Bu şekilde ayran hem süte göre daha fazla faydalı bileşik içeren bir ürün haline gelir, hem de laktoza duyarlılığı olan kişilere sindirim güçlüğü çekmeden sütün faydalarından yararlanma olanağı sağlar. Bunun yanında ayran hazırlanırken içerisine ilave edilen tuz, sıcak aylarda terle kaybedilen tuzun yerine konmasını ve vücuttaki elektrolit dengesinin korunmasını sağlar.”

İslam ve İhsan

SAHURDA TOK TUTACAK YİYECEKLER

Sahurda Tok Tutacak Yiyecekler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.