Cemaatle Kılınan Namazın Fazileti

Namaz İlmihali

Dinimizde cemaat ile kılınan namazın delilleri, fazileti ve sevabı.

Cemaat; imamla imama uyanlar arasında meydana gelen bağlantı ve manevî birliktir. İslâm, mensuplarının bir araya gelip büyük-küçük topluluklar oluşturması için bir takım ibadetleri ve sosyal münasebetleri vesile kılmıştır. Gün ve gecede beş vakit namazın bir arada eda edilmesi, haftada bir cuma namazının ve yılda iki kere bayram namazlarının her beldede daha büyük topluluklar halinde kılınması, yine yılda bir kere de bütün İslâm dünyasından varlıklı ve yolculuğa gücü yeten müslümanların Arafat’ta hac için bir araya gelmesi bunlar arasında sayılabilir.

CEMAATLE NAMAZIN DELİLLERİ

Cemaatle namazın meşrûluğu Kur’an, Sünnet ve İcmâ delillerine dayanır.

Allah Teâlâ şöyle buyurur: “Ve sen içlerinde olup da onlara namaz kıldıracak olursan, onlardan bir bölümü seninle birlikte namaza dursun, silahlarını da yanlarına alsınlar.” [1] Bu âyette Allah Teâlâ cihad sırasında, korkulu anlarda bile cemaatle namaz kılmayı emretmiştir. Korkulu anlarda cemaat emredilirse, güven içinde bulunulduğu zaman öncelikle cemaat halinde namaz kılmak gerekir.

Hz. Peygamber (s.a.s) cemaatle namazı teşvik ederek şöyle buyurmuştur: “Cemaatle kılınan namaz, tek başına kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir.” Başka bir rivâyete göre ise “yirmi beş derece daha faziletlidir.” [2] “Bir kimse temizliğini tam ve güzel yapar, sonra şu mescitlerden bir mescide gitmek için yola çıkarsa, Allah attığı her adım için bir sevap yazar, onu bir derece yükseltir ve kendisinden her adım için bir günah siler.”[3]

CEMAATLE NAMAZIN FAZİLETİ İLE İLGİLİ HADİSLER

Cuma namazı dışında en kuvvetli cemaat, sabah namazının cemaati, sonra yatsı namazının cemaati, sonra ikindi namazının cemaatidir. Bunun delili şu iki hadis-i şeriftir: Ebû Hureyre (r.a)’den rivâyet edildiğine göre, Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur:

“İnsanlar ezan ile ilk safın sevabını bilselerdi, sonra bunları yapmak için kur’a çekmekten başka bir çare bulamasalar, kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın sevabını bilselerdi bunun için yarışırlardı. Yatsı namazı ile sabah namazının faziletini bilselerdi, emekleyerek de olsa bu namazları cemaatle kılmaya gelirlerdi.” [4]

Osman İbn Affan (r.a), Rasûlullah (s.a.s)’ın şöyle buyurduğunu nakletmiştir: “Kim yatsı namazını cemaatle kılarsa, gece yarısına kadar namaz kılmış sevabını alır. Sabah namazını da cemaatle kılarsa bütün geceyi namaz kılarak geçirmiş gibi sevap alır.” [5]

Dipnotlar:

[1] Nisâ, 4/102. [2] Buhârî, Ezân, 30; Müslim, Mesâcid, 345; Tirmîzî, Salât, 47; Nesâî, İmâmet, 42; İbn Mâce, Mesâcid, 16; Dârimî, Salât, 56; Mâlik, Muvatta, Cemaat,1. [3] Müslim, Mesâcid, 257. [4] Buhârî, Ezân, 9, 32; Müslim, Salât, 129, 131; Tirmîzî, Mevâkît, 53; Nesâî, Mevâkît, 22; Mâlik, Muvatta, Cemaat, 6. [5] bk. Müslim, Mesâcid, 260; Buhârî, Ezân, 34; Tirmîzî, Salât, 51; İbn Mâce, Mesâcid, 18.

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları