Kırâati ile Meşhûr Sahâbî: Übeyy Bin Kâ'b

Kur'an ve Tefsir

Kıraatı ile meşhur sahabi kimdir? Übeyy Bin Kab kimdir? Yesrib’de doğdu. Hazrec kabilesinin Neccâroğulları kolundandır. Annesi Suheyle bint Esved’dir. Übey b. Kâ‘b, Hz. Peygamber’in belirttiğine göre ümmeti içinde Kur’an’ı en iyi okuyan kişidir. (Tirmizî, “Menâḳıb”, 33)

 Bir gün Sevgili Peygamberimiz sahabeden Übeyy bin Ka’ba sordular:
- Yâ Übeyy! Allah’ın kitabında en büyük âyet hangisidir?
Hz. Übeyy bin Kâ'b cevap verdi:
- Allah ve Resûlü, daha iyi bilirler.
Efendimiz aynı suâli üç kere tekrarladılar. Üçüncü kere sorduklarında Hz. Übeyy dedi ki:
- Yâ Resûlallah, Kitâbullahın en büyük âyeti, Âyet-el Kürsî'dir.
Bu cevap üzerine Peygamber efendimiz mübârek ellerini onun göğsüne koyarak buyurdular ki:
- İlim sana mübârek olsun!

Şu Dört Müslümandan Öğrensinler

Bir gün de Peygamber efendimiz;
- Kur'ân-ı kerîm öğrenmek isteyenler, şu dört Müslümandan öğrensinler, buyurup isimlerini söylediler. O dört bilgili zât arasında, Hz. Übeyy de bulunuyordu.
Hz. Übeyy, Peygamber efendimizle birlikte, bütün gâzâlara katıldı. Uhud'da okla yaralandı. Sevgili Peygamberimiz kendisine bir tabip yolladı. O da, yarasını dağladı. Bunun üzerine iyileşti.

Bizzât İsmimi Verdi Mi?

Yüce kitâbımız Kur'ân-ı kerîmin en güzel şekilde okunmasında ve toplanmasında büyük hizmetleri olmuştur. Peygamber efendimiz buyurdu ki:
- Kur'ân-ı kerîmi en iyi okuyanınız Übeyy bin Kâ'b'dır.
Bir gün Resûlullah kendisine buyurdu ki:
- Yâ Übeyy, Allahü teâlâ bana, senin üzerine Beyyine sûresini okumamı emretti.
- Yâ Resûlallah, Rabbim zât-ı âlinize bizzat, benim ismimi verdi mi?
Resûlullah "Evet" cevabını verince, sevincinden gözleri yaşarmıştır.

Peygamber efendimiz, kendisine Ebû Münzir künyesini vermiş, adına ilâveten de Seyyid-ül-Ensâr lâkabını koymuştur.
Efendimiz hayatta iken, Kur'ân-ı kerîm öğreten ender Müslümanlar arasındadır. Hadîs, Fıkıh, Tefsîr, hâsılı bütün dînî ilimlerde onun büyük hizmeti mevcuttur.
Bütün hayatını Kur'ân-ı kerîmin hizmetinde geçiren Hz. Übeyy buyurdu ki:
- Mü'min dört vasfından belli olur. Belâ ve musîbete mâruz kaldığında sabreder. Ni'met ve ikrâma mazhar olduğunda şükreder, konuştuğu zaman doğru konuşur. Hükmettiği zaman adâlete riâyet eder.
Mü'min beş nûr içinde dönüp dolaşır. Cenâb-ı Hakkın, Nûr üzerine nûr buyurması buna işârettir. Onun sözü nûr, ilmi nûr, girdiği yer nûr, çıktığı yer nûr ve kıyâmet günü gideceği yer nûrdur.
Hz. Ömer'in emriyle Müslümanlara, Terâvîh namazını da ilk defa Hz. Übeyy kıldırmıştır. Hz. Übeyy'in lâkabları: Seyyid-ül-kurrâ, Seyyid-ül-Ensâr, Seyyid-ül-Müslimîn'dir. Bu şerefli ve yüksek lâkaplar, O'nun mevkiini göstermeye yeter. Hazrec'in Neccâr kabîlesine mensuptur.