Dua Niçin Edilir?

Sorularla İslam

Dua nedir veyahut ne demektir? Dua niçin edilir? İslam’da duanın anlamı ve önemi.

Dua, kulun Rabbini tanıyarak O’nun yüceliği, sınırsız ve sonsuz kudreti karşısında kendi âcizliğini, zayıflığını ve güçsüzlüğünü itiraf etmesi, derin bir sevgi ve saygı içinde O’ndan yardım niyâz etmesidir.

Allah’ın birliğini dile getirme ve O’nu övgüyle anma hem bir zikir hem de duadır. Allah’tan af dilemek, merhametini niyâz etmek gibi mânevi isteklere ve dünya ile ilgili dileklere de dua denir. Zaten zikirle duayı, şükür ve hamdü senâ ile duayı, tövbe ve istiğfâr ile duayı birbirinden ayırmak mümkün değildir. İnsanın Cenâb-ı Hakk’a kulluğunu, bağlılığını dile getirmesi, O’nsuz olamayacağını, O yardım etmeden hiçbir şey yapamayacağını belirtmesi de bir duadır.

İSLAM’DA DUANIN ÖNEMİ

Dua kulun Allah’a bağlılığını en güzel şekilde dile getirdiği için Peygamber (s.a.s.) Efendimiz tarafından ibadetin özü sayılmıştır. (Tirmizî, Daavât 1) “Duanız olmasa Rabbim size ne diye değer versin” (Furkân sûresi, 77) âyeti, Cenâb-ı Hakk’ın duaya verdiği önemi pek açık bir şekilde ortaya koymaktadır. İşte bunun için Allah Teâlâ kendisine dua etmemizi yani kendisine olan bağlılığımızı sunmamızı, O’nun saltanatının ihtişâmı karşısında kendi yoksulluğumuzu ve hiçliğimizi itiraf etmemizi istemektedir. Bu âlemi, dünyayı, dünyadaki hayat mûcizesini ve o hayatın içinde bizi yarattığı için kendisine şükranlarımızı sunmamızı emretmektedir. Mü’minlerin ise bütün bunların üstünde ve ötesinde, nice kimseler inançsızlık buhranı içinde bocalayıp dururken hidâyete erdirilmiş olmalarından dolayı Allah’a dua ve şükretmeleri gerekmektedir.

Darda kalan, sıkıntıya düşen, tehlikeyle karşı karşıya kalan kimsenin tutunacak bir dal araması, dalların en sağlamı ve sığınılacak limanların en kuytusu olan Cenâb-ı Hakk’ın himâyesini dileyerek O’na yalvarıp yakarması insanın tabiatında vardır. İşin fenası, insanın tabiatında, sıkıntıyı atlattığı ve kendisini emniyette hissettiği zamanlar Allah’ı unutma temâyülü de bulunmaktadır. Kulunun böyle çelişkiye düşmesini istemeyen Allah Teâlâ, onun duayı hiç ihmal etmemesini, Rabbini hatırlaması için başına gelecek belâyı beklememesini istemektedir.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları