Bir Hak Dostunun Kırk Yıl Dua Ettiği Kişi

Hikâyeler

Bir Allah dostunun helâlleşip ayrıldıktan sonra kendisine tam kırk sene geceleri kalkıp duâ ettiği kişinin işlediği salih amel.

Hak dostlarından bir zâta:

BİR ALLAH DOSTUNUN KIRK YIL DUA ETTİĞİ KİŞİ

“–Efendim, ihlâs husûsunda sizi tesiri altında bırakan bir hâdise yaşadınız mı?” diye sordular. O da:

“–Evet, yaşadım.” dedi ve şunları anlattı:

“–Mekke-i Mükerreme’de para kesemi kaybetmiş, muhtaç durumda kalmıştım. Basra’dan para bekliyordum, fakat bir türlü gelmiyordu. Saçım sakalım epeyce uzamıştı. Bir berbere giderek:

«–Param yok, Allâh rızâsı için saçlarımı düzeltebilir misin?» diye sordum.

O esnâda berber, bir adamı tıraş ediyordu. Hemen yanındaki boş yeri gösterip; «Buraya otur.» dedi ve onu bırakarak beni tıraş etmeye başladı. O adam îtirâz etti. Berber:

«–Kusura bakmayınız efendim, sizi ücret mukâbilinde tıraş ediyorum, lâkin bu şahıs, Allâh rızâsı için kendisini tıraş etmemi istedi. Allâh için olan işler dâimâ önceliklidir ve bir bedeli yoktur. Allâh için olan işin bedelini kullar aslâ bilemez ve ödeyemez!» dedi.

Tıraştan sonra berber, cebime zorla birkaç altın sokuşturdu:

«–Âcil ihtiyaçlarını karşılarsın, imkânım bu kadar, kusura bakma!» dedi.

Aradan birkaç gün geçti, Basra’dan beklediğim para geldi. Berbere bir kese altın götürdüm:

«–Aslâ alamam! Allâh için olan işin bedelini ödemeye kulların gücü yetmez. Varın gidin siz yolunuza devâm edin, Allâh selâmet versin!» dedi.

Helâlleşip ayrıldım, lâkin tam kırk senedir geceleri kalkıp ona duâ ediyorum.”

İşte böyle hâlisâne, yâni sâdece Allâh için yapılan amel-i sâlihlerin ve hayırların karşılığını Cenâb-ı Hak, kendi şânına lâyık bir güzellikte lûtfedecektir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları