Yunus Suresi 98. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Yunus Suresi 98. ayeti ne anlatıyor? Yunus Suresi 98. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Yunus Suresi 98. Ayetinin Arapçası:

فَلَوْلَا كَانَتْ قَرْيَةٌ اٰمَنَتْ فَنَفَعَهَٓا ا۪يمَانُهَٓا اِلَّا قَوْمَ يُونُسَۜ لَمَّٓا اٰمَنُوا كَشَفْنَا عَنْهُمْ عَذَابَ الْخِزْيِ فِي الْحَيٰوةِ الدُّنْيَا وَمَتَّعْنَاهُمْ اِلٰى ح۪ينٍ

Yunus Suresi 98. Ayetinin Meali (Anlamı):

Azabı gördükten sonra iman edip de imanlarının faydasını gören hiçbir memleket halkı olmamıştır. Ancak Yûnus’un kavmi hâriç. Onlar iman edince, biz de dünya hayatındaki o alçaltıcı azâbı kendilerinden kaldırdık ve onları belli bir süreye kadar dünya nimetlerden faydalandırdık.

Yunus Suresi 98. Ayetinin Tefsiri:

Hz. Nûh, Hz. Hud, Hz. Sâlih, Hz. Şuayb, Hz. Lut gibi Kur’an’da kıssaları anlatılan önceki peygamberlerin kavimleri ve kıssaları anlatılmayan pek çok kavim iman etmedikleri için helak edilmişlerdir. Dolayısıyla bu âyette: “Ne olur, bir şehir halkı olsaydı da, inansaydı ve bu imanları kendilerine fayda verseydi. Fakat, ne gezer, hiçbiri tam inanmadı ve bu yüzden helak oldular” şeklinde ilâhî bir serzeniş vardır. Bunlar arasında Yûnus (a.s.)’ın kavmi müstesnâ tutulmuştur. Çünkü onlar, başlangıçta inkâr etmişlerdi. Başlarına büyük bir felaketin geleceğini anlayınca topluca iman ettiler. Böyle olunca da Allah onları bağışladı ve başlarına çökecek rezillik azabını kaldırdı. İnadı terk edip uslandıkları ve doğru yola geldikleri için cezadan kurtarıldılar. (bk. Enbiyâ 21/87-88; Saffât 37/139-148; Kalem 68/48-50)

Burada Resûlullah (s.a.s.) ve onun izinden giden İslâm davetçilerine, hak veya bâtıl her inancın tâbileri olacağı hatırlatılarak, küfürde ısrar edenlere karşı kuvvetli ve metin; tevhid mücâdelesini kesintisiz sürdürmeleri konusunda da azimli ve gayretli olmaları tavsiye edilmektedir. İnsanları Allah’a davette aceleci davranıp, onların bir an önce imana gelmelerini beklemek doğru değildir. İnanmıyorlar diye ümitsizliğe kapılmak, onları inandırmak için Allah’ın razı olmadığı yollara teşebbüs etmek de yasaklanmıştır. Bu bakımdan yeteri derecede tebliğ yapıldıktan sonra neticenin tayini Allah Teâlâ’ya bırakılacaktır. Zira gerçek şudur:

Yunus Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Yunus Suresi 98. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...