'Yetimler Diyarı' Sudan'a 3k Formülüyle Hizmet

ÜMMET

İLAM Akademi mezunu olan ve 4 yıldır Sudan'da yaşayan Musab Demirlenk, Genç Dergisi'nden Abdurrahim Yüce'ye Sudan'daki hizmetleri anlattı.

Öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?

Adım Musab Demirlenk, 1989 Konya doğumluyum. Liseyi Konya Merkez İmam Hatip Lisesi’nde okudum. İLAM Akademi ve İlahiyat mezunuyum. 4 yıldır Sudan’da yaşıyorum. Evli ve bir çocuk babasıyım.

KAFA, KARIN VE KALP DOYURUYORUZ

Sudan’da ne tür faaliyetler yapıyorsunuz?

Sudan’daki hizmetlerimizi "3K formülü" olarak isimlendirdiğimiz; “kafa, karın ve kalp” doyurmak üzere inşa etmeye çalışıyoruz.

İnsanların karnını doyurmak için;

Aşevimizden günlük 3 bin yetime yemek ikram ediyoruz. Ramazan ayı ve Kurban Bayramı’nda on binlerce insana yardım ulaştırıyoruz. Ayrıca hamd olsun; 4 yıl içinde 65 su kuyusu açtık.

İnsanların kafasını doyurmak için;

25 farklı milletten 75 öğrencinin kaldığı yükseköğrenim yurdumuz, talebe evlerimiz ve tam donanımlı anne yetiştirme prensibine dayanan kız talebe evlerimiz var.

Ortaöğretim öğrencilerine yönelik hafızlık talebe yurdumuz var. Öğrencilerimiz Sudan’ın en kaliteli liselerinde okul eğitimlerini alırken yurdumuzda İslami eğitim alıp Hafızlık yapıyorlar.

Mescit, yatakhane, sınıflar ve lojmandan oluşan Fetih Akseki Eğitim Külliyesi’nde 25 yatılı, 75 gündüzlü olmak üzere 100 erkek öğrenci eğitim almaktadır. Ayrıca külliyemizde kadınlara yönelik eğitimlerimizde devam etmekte olup, maddi ve eğitim olarak desteklediğimiz Kur`an kursları ve yetim okulları bulunmaktadır.

Hali hazırda 150 öğrenci kapasiteli yeni eğitim külliyemizin inşaatı devam etmektedir.

Yaygın eğitim faaliyetleri kapsamında hafta sonları 250 öğrenci ile çeşitli eğitim ve kültürel faaliyetler yapmaya devam ediyoruz.

İnsanların kalbini doyurmak için;

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin eserlerinden dersler yapıyoruz. Arapça`ya tercüme edilmiş sohbetleri ile Sudanlıları buluşturuyoruz.

Yine her 4 ayda bir Sudan’a gelen Abdullah Büyük hocamızın yapmış olduğu sohbetler, konferans ve seminerler ile kardeşlerimizin kalbini de doyurmaya çalışıyoruz.

YETİMLER DİYARI SUDAN

Sudan`daki yetimler üzerine faaliyet gösteren birçok sivil toplum kuruluşu var. Bunun sebebi buralarda yetimin çok olması mı? Yoksa farklı sebepleri var mı?

Ben Sudan’ı yetimler diyarı olarak isimlendiriyorum. İç savaşlar, karışıklıklar, hastalık ve kuraklığa bağlı olarak son yıllarda yüzbinlerce insan hayatını kaybetmiş ve bunlar geride yetim çocuklar bırakmış. Sudan`ın en mağdur ve mazlumları da bu yetimler olduğu için STK’lar yetimler üzerine yoğunlaşmışlardır.

Sudan`daki faaliyetlerinizde en çok karşılaştığınız problemler nelerdir?

İş yapacağımız, omuzlarına yük koyacağımız yetişmiş insan eksikliği çok fazla. Elbette Sudan`da çok kaliteli gençler, eğitimciler yetiştiriyor ama maalesef bunların büyük çoğunluğu Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan gibi ülkelerde çalışmayı seçiyorlar.

"DÜNYA HÂLÂ HZ. ÖMER’E, ÖMERLERE MUHTAÇ…"

Sudan`da bulunduğunuz süre zarfında hiç unutamadığınız bir olayı anlatır mısınız?

Sudan`a ilk geldiğim yıl 6 ay kadar Darfur`da yaşadım. Bulunduğumuz yere 750 metre mesafede yol kenarında derme çatma bir evde, 4 küçük çocuğu olan bir aile yaşıyordu. Bir akşamüstü bu aileyi ziyaret gittim. Kömür ocağının üzerinde, içinde sadece su olan kara bir tencere kaynıyordu.

Evin hanımına ne pişireceğini sordum, kadıncağız erkek evladını çevredeki evlerin etrafına gönderdiğini, atılmış ekmek varsa oğlunun ekmekleri bulup getireceğini, ekmekleri içine atıp kaynatıp çocuklarına yedireceğini söyledi. Tencere önceden kaynıyordu. Belki de çocuklarını avutmak için o tencere öylece saatlerdir kaynıyordu.

Birkaç dakika sonra İsmail kuru ekmekler ile geldi ve kaynamış suda ekmekler haşlandı. Felç baba, anne, 4 çocuk ve bir de kedi aynı tabaktan o ekmekleri yediler… Ve anladım ki Dünya hâlâ Hz. Ömer’e, Ömerlere muhtaç…

Sizce Sudan halkının en büyük ihtiyacı nedir?

Öncelikle askeri standartlarda yaşam alanına. Ve tabii ki; Suya, sağlık kurumlarına… Ayrıca bunların hepsini, Sudan’a ve Sudan halkına kazandıracak yetişmiş insana, bu insanları yetiştirecek eğitim kurumlarına ihtiyaç var.

Sudan`ın Türkiye`ye bakışı nasıl?

Sudan ile Türkiye’nin Osmanlı Devleti’ne dayanan kadim bir dostluğu var. Osmanlı’dan sonra bu bölgeler ihmal edilse de son on yıl içerisinde hem STK’lar hem de devlet olarak Sudan’a gereken ilgi ve alaka gösteriliyor. Buna dayalı olarak Sudanlılar Türk olduğumuzu öğrenince gülümsüyor ve bize tekrardan sarılıyorlar.

Tarihteki bağlarımızdan bahsedip, geleceğe dair Türkiye’den beklentilerini umutlarını sıralıyorlar. Onlar bizi; biz onları çok seviyoruz.

Çok teşekkür ederiz. Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Tüm bu faaliyetleri yaparken bizden maddi manevi desteklerini esirgemeyen, Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı’na, gönüldaşlarına, Ribat İnsani Yardım Derneği yöneticilerine, gönüldaşlarına ve Uluslararası Genç Derneği ile GENÇ Dergisi’ne şahsım ve Sudan halkı adına teşekkür ediyorum.

Kaynak: gencdergisi.com