Yâsin Suresi 79. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Yâsin Suresi 79. ayeti ne anlatıyor? Yâsin Suresi 79. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Yâsin Suresi 79. Ayetinin Arapçası:

قُلْ يُحْي۪يهَا الَّذ۪ٓي اَنْشَاَهَٓا اَوَّلَ مَرَّةٍۜ وَهُوَ بِكُلِّ خَلْقٍ عَل۪يمٌۙ

Yâsin Suresi 79. Ayetinin Meali (Anlamı):

De ki: “İlk defa onu yoktan kim yarattıysa, tekrar O diriltecek. O, her türlü yaratmayı hakkiyle bilendir.

Yâsin Suresi 79. Ayetinin Tefsiri:

Bu âyetlerin inişiyle ilgili şöyle bir olay nakledilir:

Öldükten sonra tekrar dirilmeyi inkâr eden Übey b. Halef, çürümüş bir kemik alıp elinde ufaladıktan sonra Resûlullah (s.a.s.)’e dönerek:

“- Allah’ın, bu çürümüş kemikleri tekrar dirilteceğine mi inanıyorsun?” demişti.

Resûl-i Ekrem (s.a.s.):

“Evet, seni öldükten sonra tekrar diriltecek ve cehenneme sokacak” diye cevap verdi. Bu olay üzerine bu âyetler nâzil oldu. (Taberî, Câmi‘u’l-beyân, XXIII, 38)

Bir defasında Resûl-i Ekrem (s.a.s.), avucunu diliyle hafifçe ıslatıp işaret parmağıyla elindeki tükürük zerresini gösterdi ve şunları söyledi:

“Azîz ve Celîl olan Allah Teâlâ buyuruyor ki:

«- Ey Âdem oğlu! Ben seni şöyle bir şeyden yaratmışken, benim âciz olduğumu nasıl söylersin?»”

Sonra Efendimiz eliyle boğazını göstererek Cenâb-ı Hakk’ın buyruğunu anlatmaya devam etti:

“«- Canın şuraya gelince, sadaka veriyorum dersin; o sırada sadaka vermenin ne faydası var?»” (İbn Mâce, Vesâyâ 4; Ahmed b. Hanbel, Müsned, IV, 210)

Evet, bütün bu cehâlet, gaflet ve inkârına rağmen insanı değersiz, atılmış bir su olan meniden, sonra ondan süzülmüş bir öz olan nutfeden en güzel kıvamda bir varlık olarak yaratan; yaratılanları bütün özellikleriyle bildiği gibi yaratmanın da her çeşidini bilen Allah Teâlâ, ölüleri elbette diriltmeye yetecek gücün sahibidir. Varlıkları ilk defa yoktan var eden için, onları yeniden yaratmak hiç de zor değildir. Âyet-i kerîmelerde  şöyle buyrulur:

“Allah, bütün varlıkları ilkin yoktan yaratan, sonra dünyada bu yaratmayı tekrar tekrar yineleyen ve âhirette her şeyi yeniden yaratacak olandır. Bu yaratılışı tekrarlama ve en son yeniden yaratma O’nun için çok daha kolaydır. Göklerde ve yerde tecelli eden en yüce sıfatlar Allah’a aittir. O, kudreti dâima üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır.” (Rûm 30/27)

“İyi de, bizi yeniden hayata döndürecek kimmiş?” diyecekler. Sen de: «Sizi ilk defa yoktan yaratan diriltecek!» de.” (İsrâ 17/51)

Cenâb-ı Hakk’ın ölüleri diriltmesiyle alakalı Peygamberimiz (s.a.s.)’in önceki ümmetlerden naklederek anlattığı şu kıssa ne kadar ibretlidir:

“Bir adam yaşamaktan ümidini kesince ailesine şöyle vasiyet etti:

«- Ben ölünce çokça odun toplayıp yakın, cesedimi onun içine atın. Yanmış kemiklerimi iyice ezip un hâline getirin. Şiddetli rüzgârın estiği bir gün onu denize savurun.»

Ailesi de onun dediklerini yaptı. Allah Teâlâ, bu adamın zerrelerini bir araya getirdi ve ona:

«- Niçin böyle yaptın?» diye sordu. Adam:

«- Senin azabından korktuğum için öyle yaptım, yâ Rabbî!» deyince Cenâb-ı Hak onu bağışladı.” (Buhârî, Enbiyâ 54; Müslim, Tevbe 27-28)

Ancak bu hadîs-i şeriften hareketle, bir kısım batıl inançlar gereği uygulanan cenazeleri yakma adetinin İslâm’ın cevaz verdiği bir durum olduğu zannedilmemelidir. Belki önceki ümmetlerde olsa bile Muhammed ümmetine böyle bir cevaz sözkonusu değildir. Ayrıca Efendimiz (a.s.)’ın bu kıssayı, Allah’ın azabının şiddetini belirtme bakımından bir darb-ı mesel olarak anlatmış olabilme ihtimali de vardır.

Cenâb-ı Hakk’ın ölüleri dirilteceğine dair ikinci delil, yeşil ağaçtan tutuşturduğumuz ateşin çıkmasıdır:

Yâsin Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Yâsin Suresi 79. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...