Yalanın Vebali

Cemiyet Hayatımız

Yalan konuşmanın vebali nedir? Yalana müsade edilen üç yer neresidir? Yalan söylemenin çocuğunuza etkisi nasıl olur? Müslümanın hayatında yalana neden yer yoktur? 

Allah Teâlâ ve Tekaddes hazretleri buyurur:

“İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında onu zabt ve tahrire âmâde bir murakıp (melek) bulunmasın...” (Kâf Sûresi, 18)

Rasûl-i Ekrem (s.a.s.) buyurdular:

– Ademoğlunun her konuştuğu yalan, kendi aleyhine yazılır. Ancak iki Müslümanın arasını bulmak için konuştuğu yalan yazılmaz. (Ahmed rivayet eder, İhya)

ÜÇ YERDE YALAN SÖYLENİR

Müslimin diğer rivayetlerinde şöyle ziyade olunmuştur. Ümmü Gülsüm’den.

“Halkın uydurup söylediklerinden üç yerden başkasında yalana müsaade edildiğini işitmedim, buyurmuş ve üç adetle şunları kastetmiştir.

  1. Harpte.
  2. Halk arasını ıslah hususunda.
  3. Kadının kocasına, kocasının da karısına karşı (aile düzenliği için) yalan söylemesi.

GÜNAHLARIN EN BÜYÜĞÜ YALAN SÖYLEMEKTİR

Tebük Hutbesinde Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz:

– Günahların en büyüğü yalan söylemektir, buyurmuştur.

Hazret-i Abdullah bin Amir anlatır:

Ben küçüktüm. Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem evimize gelmişti. Oynamaya gidiyordum. Annem bana;

– Gel Abdullah, sana bir şey vereceğim, dedi. Rasûl-i Ekrem (s.a.s.) Efendimiz:

– Ona ne vereceksin? buyurdu. Annem de

– Hurma vereceğim, dedi.

Onun üzerine Peygamber Efendimiz:

– Eğer bir şey vermeyip aldatmak için söyleseydin yalan günâhı yazılırdı.

ÇOCUKLARIN TERBİYESİ

Bilhassa anne ve babalar, çocuklarının terbiyesi hususunda nefislerinden fedâkarlık yapmaları lazımdır.

Çocuklarının temiz yürekli, dürüst, îmânlı olmalarını istiyorlarsa onların yanında konuşmalarında her hat ve hareketlerinde dikkatli olmalıdırlar.

Yavrularına va’dettikleri oyuncak, gezintiye götürmek vesair şeyleri yerine getirmeyen anne ve babalar, çocuklarının yalancı olmalarına sebep olmuş olurlar.

YALANLA BESLENEN ÇOCUĞUN İSTİKBALİ DE YALAN OLUR

Her gün dâimî olarak yalanla beslenen, yetişen çocuklar muhakkak ki istikbalin yalancıları olacaklardır.

Onların yanında kötü yakışıksız sözler söylendikçe ileride onlar da nezâket, terbiyeden mahrum oldukları için her akıllarına geleni fütursuzca söyleyebilecekler.

Yine onların yanında, diğer insanların gıybetini yaptıkları için onlar da sakız çiğner gibi haset ettiklerinin gıybetini yapacaklar. Çünkü kulakları onunla dolmuştur.

Çocuklara bir şey anlamazlar gözüyle bakmamalıdır. Onların duydukları ve gördükleri hafızalarında yer eder hayatlarının sonuna kadar unutmazlar.

Anne ve babalar çocuklarının yanında ciddi olmalıdırlar. Yılışık, hafif hareketlerde bulunmak, her dakika sevmek, her dakika azarlamak, sık sık yerli yersiz dövmek uygun olmaz. Çocukla sanki akranmış gibi hareket etmelidir. Güler yüzle, merhamet, şefkat çerçevesinde faydalı hikayeler, Allah Teâlâ ve Tekaddes Hazretlerinin, Peygamberimiz (s.a.s.) hazretlerinin, ashab-ı kirâmın, evliyaullahın ve İslâm kahramanlarının menâkıblarından onların anlayabileceği bir lisanla anlatılmalıdır.

Bir kimse kendisinin yapmadığı bir şeyi başkalarına tavsiye ederse onun sözü tesirli olmaz.

Ahnef bin Kays rahmetullahi aleyh buyurmuştur ki:

– Yapılmayan işte hayır yoktur.

Hülasa ne ekilirse o alınır. Verimli tohum atılırsa sermayesi verimli olur. Kötü tohumun da semeresi kötü olur.

Rasûl-i Ekrem (s.a.s.) buyurur:

“Îman sahibi her hataya düşebilir. Fakat hainlik yapamaz ve yalan söyleyemez.” (İbni Ebî Şeybe)

Sâdık Dânâ, Altınoluk Sohbetleri-5. s. 217-220

Kaynak: Sâdık Dânâ, Altınoluk Dergisi, Sayı: 392