Vakar Ne Demek? Vakar Ne Anlama Gelir?

NE NEDİR?

Vakar ne demek? Vakar kelimesinin anlamı nedir? Vakar kelimesine örnek cümleler...

Vakâr: Ağırbaşlılık, haysiyetini koruma, temkin. Sabır. Heybet anlamlarına gelmektedir.

VAKAR KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

Yûsuf -aleyhisselâm-, Melik hakîkate iyice vâkıf olmadan, mes’elenin aslı iyice anlaşılmadan ve haksız yere hapse atıldığı herkesçe kabûl edilmeden evvel zindandan çıkmak istemedi. Aklını kullanarak, sabırlı ve vakarlı bir tavır göstererek kendisine hased edenlerin işi daha fazla karıştırmalarına da mânî oldu. Kendisine yapılan bütün isnadların yalan ve iftirâ olduğunu ispat edip töhmetten tamamen kurtulunca, zindandan çıkmayı kabûl etti.

*****

Hazret-i Lokmân, oğluna demiştir ki:

“Yürüyüşünde mûtedil ol! (Ne çok hızlı, ne de yavaş yürü! Sükûnet ve vakarını muhâfaza et!) Sesini alçalt! (Bağırıp çağırarak konuşma!) Unutma ki, seslerin en çirkini merkep sesidir.” (Lokmân, 19)

*****

Tesettür, mahlûkât arasında yalnız insana âit bir keyfiyettir. İnsan, Allâh -celle celâlühû-’nun lutfettiği insanlık haysiyet, vakar, hayâ ve ciddiyetini koruyabilmek için örtünmeye mecburdur. Aksi hâlde bu vasıfları zâyî etmiş olur. Kendisinin dûnundaki mahlûkların seviyesine düşer. Toplumda hayânın kaybolması, kıyâmet alâmetlerinin belli başlılarındandır. Hadîs-i şerîfte:

“Hayâ îmândandır!” (Buhârî, Îmân, 3) buyrulur. Hazret-i Âdem ile Havvâ, cennette başka insanlar olmadığı hâlde birbirlerinden ve diğer mahlûkâttan hayâ ettiler. Telâş içinde orada mevcut yapraklarla örtünmeye çalıştılar. Bu da gösteriyor ki, maddî olan örtünme ve onun mânevî bağlantısı olan edeb ve hayâ, insanoğlunun en mümtaz vasıflarından biridir.

*****

Suffe Ashâbı iş buldukları zaman çalışırlar, diğer zamanlarda mescidde ilim ve ibâdetle meşgûl olurlardı. Nitekim gücü kuvveti yerinde olan Suffe Ashâbı, dağlardan sırtlarında odun getirmek, su taşımak gibi ellerinden gelen her türlü işi yapar, kazandıkları parayla arkadaşlarına yiyecek alırlardı. İffet ve vakarlarına düşkünlükleri sebebiyle şahsiyetlerini zedeleyecek hareketlerden imtinâ ederlerdi. Kimseden bir şey istemezlerdi.

*****

“Ey Peygamber’in hanımları! Siz kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allâh’tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir edâ ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümîde kapılır. Güzel söz söyleyin! Hem vakarınızla evlerinizde durun da evvelki câhiliyet çıkışı gibi süslenip çıkmayın! Namaz kılın, zekât verin, Allâh ve Rasûlü’ne itaat edin. Ey Ehl-i Beyt! Allâh sizden, sâdece günâhı gidermek ve sizi tertemiz kılmak istiyor.” (el-Ahzâb, 32-33) âyeti nâzil olduğunda Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, altı ay boyunca sabah namazına giderken Hazret-i Fâtıma’nın kapısına uğrar ve: “–Namaz(a kalkın) ey Ehl-i Beyt! «Allâh sizden, sâdece günâhı gidermek ve sizi tertemiz kılmak istiyor.»” buyururdu. (Tirmizî, Tefsîr, 33/3206)

*****

İslâm’dan evvel Araplarda tesettür diye bir âdet mevcut değildi. İslâm’ın ilk yıllarında da tabiî olarak böyle devâm etti. Ancak yukarıda içki ve kumar bahsinde arz edilen tedrîcîlik usûlünün îcâbı olan bu keyfiyetin böylece sürüp gitmeyeceği muhakkaktı. Nihâyet tesettür âyeti indi ve bu âyet ile kadının mevkii yükseltildi. Şeref ve haysiyeti korunup îtibârı arttı. Bir iffet âbidesi hâline getirildi; vakar ve izzet sâhibi bir kimlik kazandı.

*****

“(Ey Rasûlüm!) Mü’min erkeklere, gözlerini (harâma) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle! Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allâh, onların yapmakta olduklarından haberdardır. Mü’min kadınlara da söyle: Gözlerini (harâma bakmaktan) korusunlar; nâmus ve iffetlerini muhâfaza etsinler. Görünen kısımları (yüz, el, ayak) müstesnâ olmak üzere zînetlerini teşhîr etmesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine (kadar) örtsünler...” (en-Nûr, 30-31)

Kadının örtünmesiyle kadınlık şahsiyeti korunmaktadır. Kadın, örtüsüyle karşısındakine bir zerâfet ve nezâket hissi vermektedir. Aksi hâlde kadın, nefsânî arzuları tahrîk eden bir şehvet vâsıtası hâline getirilmiş olur. Bu da onun şahsiyet ve haysiyeini alçaltır ve annelik vakarını zaafa uğratır.