Toplu Zikrin Asr-ı Saâdetten Örnekleri Var mıdır?

Tasavvuf

Peygamberimiz (s.a.v) döneminde toplu zikir var mıydı? Toplu zikrin asr-ı saâdetten örnekleri var mıdır?

Toplu zikrin asr-ı saâdetteki bir başka örneği Ebû Saîd Hudrî’den gelen bir rivâyette bulunmaktadır. Bu rivâyete göre Allah Rasûlü (s.a.) birgün halka teşkîl etmiş bulunan bir sahâbe topluluğunun yanına vardı. Onlara niçin böyle oturduklarını sordu. Onlar da: “Kendilerine başta İslâm olmak üzere pek çok nîmetler veren Allah’ı zikretmek için bir araya geldiklerini” anlattılar. Peygamberimiz (s.a.) tekrar: “Siz gerçekten sâdece Allah’ı zikretmek için mi toplandınız?” diye sorunca sahâbîler: “Vallahi sâdece bu maksadla bir araya geldik” diye yemin ettiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber: “Isrârla sormam sizi ithâm ettiğim için değildi. Cebrâil bana: Allah’ın sizlerle meleklerine karşı iftihâr ettiğini haber verince ben de sizin tam olarak ne ile meşgûl olduğunuzu anlamak istedim[1] buyurdu.

İbâdetler iki türlüdür:

a- Yapılış şekli din tarafından belirlenmiş namaz, oruç ve hac gibi nizâmî/formel ibâdetler,

b- Yapılış şekli din tarafından belirlenmemiş ve müminlerin tercihine bırakılmış zikir ve duâ türü ibâdetler.

Bu tasnîfe göre duâ ve zikrin şekli belirlenmemiş olduğundan gerek topluca, gerek münferid yapılabileceği gibi yürüyerek ve yatarak da yapılabilir. Asr-ı saâdette uygulaması olmasa bile farklı şekillerde zikir yapılmasına mâni hüküm de yoktur. Sûfîlerin içtihâdları ile yeni tür ve sayıda farklı şekil ve tavırda zikir yapılabilir.

[1].       Bkz. Müslim, Zikir, hadîs no: 2701.

Kaynak: Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, 300 Soruda Tasavvufi Hayat, Erkam Yayınları