Tasavvufun Kısa ve Öz Tarifi
Tasavvuf nedir? Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, bu gönül yolculuğunu sade bir dille tarif ediyor.
Tasavvufun pek çok tarifi var.
TASAVVUFUN KISA VE ÖZ TARİFİ
Fakat en kısa ve öz tarifiyle tasavvuf; İslâm’ı Allah Rasûlü ve ashâbının yaşadığı minvâl üzere ihlâs, ihsan, takvâ, vecd ve istiğrâk içinde, büyük bir aşk ve şevk ile yaşama gayretinden ibarettir, diyebiliriz.
Diğer bir ifadeyle tasavvuf; îmânı ihsan gibi yüce bir ufka taşımaktır. İhsan; Allâh’ı görüyormuş gibi O’na kullukta bulunmaktır. Yani dâimâ ilâhî müşâhedenin, âdetâ ilâhî kameraların gözetimi altında bulunduğumuzun farkında olmaktır. Bunun kalpte bir şuur ve idrak hâline gelmesidir.
Tasavvuf; Kur’ân ve Sünnet’te bahsi geçen; ihlâs, takvâ, ihsan, zühd, huşû, tevbe, rızâ gibi kalp amellerinin nasıl gerçekleşeceğini; buna mukabil, riyâ, ucb, kibir, gıybet, haset gibi nefsânî marazların nasıl bertaraf edileceğini öğreten bir eğitim yoludur. Nasıl ki zâhirî farzlar ve haramlar varsa, bâtınî farzlar ve haramlara karşı da aynı hassâsiyeti geliştirme gayretidir.
Bu yönüyle tasavvuf; dînin derûnî ciheti, özü ve kalbî derinliğidir. Dînin bu derinliği ve takvâ ciheti ihmâl edildiğinde, geriye kuru bir kaideler manzûmesi kalır.
Hâsılı bizim anlayıp anlatmaya çalıştığımız tasavvuf; Allah Rasûlü’nü aşk ile yakından tanıyabilme, O’nun yüksek ahlâkıyla ahlâklanarak, İslâm’ı, özüne ve rûhâniyetine uygun bir tarzda yaşayabilme gayretidir. Allah Rasûlü ve ashâbının vecd içinde yaşadığı «takvâ hayatı»dır.
Tasavvuf adı altında, bunların dışında kalan, özünü ve ölçüsünü Kur’ân ve Sünnet’ten almayan ne varsa -onlar ne kadar tasavvufa izâfe edilirse edilsin- bâtıldır.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Sual ve Cevaplarla Tasavvufi Mülahazalar, Yüzakı Yayıncılık