Şiar Ne Demek?

NE NEDİR?

Şiar ne demek? Şiar kelimesinin anlamı nedir? Şiar kelimesine örnek cümleler...

Şi­âr: Ni­şan, eser, işâ­ret, alâ­met. Alâ­met-i fâ­ri­ka anlamlarına gelmektedir.

ŞİAR KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER

Maalesef günümüzde kapitalist zihniyet, mânevî değerleri o kadar tahrip etti ki, bâzı dindarların ticârî faaliyetlerinde bile İslâm ahlâk ve şiarlarına uymayan işler âdeta tabiî hâle geldi. Hacca giden ve namaz kılan birçok kimse dahî; «Ben daha çok hayır yapmak için daha çok kazanmalıyım!» diyerek, kabul edilemez nice yanlışlara, gözü kapalı adım atabiliyor. Yani helâl ile haram, iç içe yaşanıyor.

*****

Yine Cenâb-ı Hak, sâlih mü’minler hakkında: “…Onlar hayırda birbirleriyle yarışırlar…” (Âl-i İmrân, 114) buyurmaktadır. Sâlih mü’minlerin, bu hayır yarışındaki en güzîde hizmet ürünleri de vakıf müesseseleridir. Çok geniş bir sahada hizmet verebilen vakıflar, yaratılmış her şeye karşı İslâm’ın şiârı olan şefkat ve merhametin en mükemmel bir tezâhür şeklidir.

*****

Hizmet insanı, kendinde üstünlük vehmeden bir kâbus olmamalıdır. Bilâkis rûhların selâmeti yolunda yalnız kibrini, servetini, şöhretini değil, bütün varını harcamaya hazır, son derece mütevâzı ve fedâkâr bir mü’min olmalıdır. Çünkü gerçek bir hizmet insanı, her sefâlet ve mâtemin civârında, yalnızların başucunda bulunmayı şiâr edinmiştir. O her sahada vazifelerini muhabbetle yapmasını bilen, ümit ve îman kaynağı bir gönül insanıdır.

*****

Kalb-i pâk-i Muhammedî’ye indirilen ve O’nun tarafından yaşanarak tefsîr edilen Kur’ân-ı Kerîm’e hizmet etmek, nebevî ahlâk ile ahlâklanmanın en mühim tezâhürlerindendir.

Nitekim: “Sizin en hayırlılarınız, Kur’ân’ı öğrenen ve öğretenlerinizdir. (Buhârî, Fedâilü’l-Kur’ân, 21) buyuran Allah Rasûlü (s.a.v), ümmetine, her hâlükârda Kur’ân ile meşgul olma hususunda zirve bir numûne olmuştur. Bu sebeple Kur’ân-ı Kerîm eğitimi, her mü’minin en başta gelen vazifesi ve mes’ûliyetidir. Diğer bir ifâdeyle Kur’ân-ı Kerîm’e muhabbet ve hizmet, mü’min olmanın bir şiârıdır.

*****

Geniş bir sahaya yayılarak hizmet veren vakıflar, en güzel infak müesseseleridir. Vakıf, yaratılmış her şeye karşı İslâm’ın şiârı olan şefkat ve merhametin en mükemmel bir tezâhür şeklidir. Kur’ân-ı Kerîm’de, olgun bir mümin olarak rızâyı ilâhîye vâsıl olabilmemiz için en sevdiğimiz şeylerden infakta bulunmamız emredilmiştir.

*****

Merhamet, hrıstiyanlıkta şiâr ittihâz edilmiş olmasına rağmen, birer şefkat ve merhamet müessesesi olan vakıflar, batıda bizdeki gibi yaygın değildir. Mevcut olanların pek çoğunun da Osmanlı’da büyükelçilik yapmış olan batılı diplomatların telkin ve tesirleriyle vücud bulmuş olduklarını, bu elçilerin hâtıratları açıkça ortaya koymaktadır. Meşhur Fransız büyükelçisi Busberg’in hâtıraları bu nevi îtirafları ihtivâ eden eserlere tipik bir örnektir.

*****

Lokman Hakîmʼin bu nasihatiyle dikkat çektiği az yemek, bütün peygamberlerin, sahâbenin, evliyâullâhʼın ve sâlih kulların şiârıdır. Günümüzdeki pek çok hastalık ve buhranların sebebini teşkil eden ve nice azgınlık ve taşkınlıklara yol açan oburluk, yeme-içmede israf ve her canının çektiğini yemek; takvâ ehli sâlih zâtların tanımadığı bir hayat tarzıdır.

NE NEDİR? (Daha çok kelime ve anlamları için tıklayınız)