Sahabiyi Cennetlik Yapan İki Özellik

Sahabiler

Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) cennetlik olduğunu müjdelediği sahabinin iki özelliği...

Gerçek güzel ahlâk, kalbin rafine olmasıdır. Bu da ancak; terbiye ve tezkiye ile mümkün. Ancak nebevî rehberlik ile mümkündür.

Asr-ı saâdetten şu hâtıra, hadîs-i şerîfin îzâhı mâhiyetindedir:

Enes bin Mâlik -radıyallâhu anh-’ın naklettiği şu hâdise de, îman kardeşliği ve güzel ahlâkın, Allâh’ın rızâsını kazanmakta ne kadar mühim olduğunu beyân etmektedir:

Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ile beraber oturuyorduk. Buyurdular ki:

“–Şimdi yanınıza cennetlik bir adam gelecektir.”

Bir de baktık ki ensardan, abdest suyu sakalından damlayan ve ayakkabılarını sol eline almış bir adam çıkageldi.

Ertesi gün olunca Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- yine evvelki gibi söyledi. Bu adam yine önceki gibi çıkageldi.

Üçüncü gün olunca Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz yine aynı sözü tekrar etti ve yine aynı adam ilk hâliyle geldi. Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- kalkınca Abdullah bin Amr -radıyallâhu anhümâ-, o adamı takip etti ve ona;

“–Ben babamla münakaşa ettim, üç gün onun yanına gitmeyeceğime yemin ettim. Bu zaman zarfında beni evinde misafir eder misin?” dedi. Adam da kabul etti.

Daha sonra olanları, Abdullah bin Amr -radıyallâhu anhümâ- şöyle anlattı:

“–Üç geceyi onunla bir arada geçirdik. Fakat gece boyunca uzun uzun ibâdet ettiğini görmedim. Ancak fecre kadar, zaman zaman uyanıp zikretti ve tekbir getirdi. Onun hayırdan başka bir şey söylediğini de işitmedim. Üç gün geçince sanki onun amelini küçümser gibi oldum ve dedim ki:

«–Ey Allâh’ın kulu! Babamla aramda bir ihtilâf yoktur. Fakat Rasûl-i Ekrem’in senin için üç kere;

‘Şimdi yanınıza cennetlik bir adam gelecektir.’ buyurduğunu işittim. Üç defa da sen çıkageldin. Ne gibi ameller işlediğini öğrenmek için senin yanında kalmak ve seni örnek almak istedim. Fakat senin büyük bir amel işlediğini de görmedim. Seni Rasûlullâh’ın söylediği mertebeye ulaştıran amel nedir?»

O zât;

«–Şu gördüğünden başkası değildir.» dedi.

Fakat ben ayrılmak için döndüğümde ardımdan seslenerek dedi ki:

«–Evet, benim amelim, senin gördüğünden başkası değildir. Ancak ben Müslümanlardan hiç kimseye karşı kalbimde en ufak bir kin tutmam ve Allâh’ın verdiği herhangi bir nimet ve hayırdan dolayı da kimseye asla haset etmem.»

Bunun üzerine;

«–İşte seni o dereceye ulaştıran bu hâlindir.» dedim.” (Ahmed, III, 166)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Sayı: 161