Şâh-ı Nakşibend Hazretleri'nden Namazda Huşû İçin Manevî Tavsiyeler
Şâh-ı Nakşibend Hazretleri, kalbin huzurunu bulmak için helâl lokma, ibadetlerde huşû, ve sâlihlerle birlikte olmanın önemini vurgularken, bizlere şu soruyu soruyor: Kalbimizi saf tutmak ve manevî huzuru yakalamak için hayatımızda hangi adımları atmalıyız?
Şâh-ı Nakşibend Hazretleri’nin bir talebesi bir defasında mânevî hâllerinin kaybolduğundan şikâyet eder.
ŞÂH-I NAKŞİBEND HAZRETLERİ’NDEN NAMAZDA HUŞÛ İÇİN MANEVÎ TAVSİYELER
Hazret, talebesine;
- “–Yediğin lokmaların helâl olup olmadığını iyi araştır!” buyurur. Talebe gidip araştırdığında, yemek pişirdiği ocakta helâl olup olmadığı şüpheli bir parça odun yaktığını anlar ve hemen tevbe eder.
- –Yine ibadetlerde huşû için, kul ve mahlûkat hakkından titizlikle sakınılacak. Sadece insanların değil, bütün mahlûkâtın hakkına-hukukuna riâyet edilecek.
- –Sâlih ve sâdık insanlarla beraber olup kâfir ve fâsıklardan uzak durulacak.
- –Hayırlı mekânlarda bulunmaya gayret edilip şer işlenen yerlerden kaçınılacak.
- –Bilhassa göz, kulak, el, dil, velhâsıl bütün uzuvlar haramlardan ve kerahatlerden korunacak ki kalbe gaflet ve kasvet vermesin.
- –Namaz, ihsan şuuruyla kılınacak. Biz Allâh’ı göremesek de O’nun her an bizi görmekte olduğu şuuruyla kılınacak… Kimin huzûrunda durduğumuzun farkında olacağız.
- –Maddî-mânevî temizliğimize ve kılık kıyafetimize dikkat edeceğiz. Zira âyet-i kerîmede buyruluyor:
“Ey Âdemoğulları! Her secde edişinizde güzel elbiselerinizi giyin!..” (el-A‘râf, 31)
- –Tâdil-i erkâna riâyet edeceğiz. Acele ederek namaz hırsızlığı yapmayacağız.
- –Namaz için ilk tekbîri alırken dünya işlerini elimizin tersiyle geriye atacağız.
Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:
“Namaza durduğunda, sanki son namazın gibi kıl!..” buyurmuştur. (İbn-i Mâce, Zühd, 15)
- –Yine namazda huşû için; az yiyip oburluktan, az uyuyup tembellikten kaçınmak, az ve öz konuşup boş ve faydasız kelâmdan sakınmak, zikrullah ile meşgul olup gönlü gafletten korumak îcâb eder…
Namazda huşû hâlini yakalamaya gayret edeceğiz. Fakat bunu tam olarak başaramasak bile sabır ve ümitle namaza devam edeceğiz. Buna samimiyetle riâyet edersek, zaman içinde taklitten tahkîke geçerek huşû hâline ermek de nasîb olur -inşâallah-.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Rahmet Toplumu Hayırlı Gençlik 2, Erkam Yayınları