Peygamberimizin Vefatından Önceki Son Hutbeleri

PEYGAMBERİMİZ

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz son hutbesinde insanlara ne gibi öğütler vermiştir? Peygamberimizin (s.a.s.) vefatından önceki son hutbelerini haberimizde okuyabilirsiniz.

Hz. Peygamber sallâllâhu aleyhi ve sellem vefatından önceki son hutbelerinde şöyle buyurdular:

“Ey insanlar! Size Ensar halkına iyi davranmanızı vasiyet ediyorum. Çünkü onlar, sizden önce îman yurdunu hazırladılar. Onlara iyi muamele ediniz. Onlar sizi kendi mahsullerine ortak etmediler mi? Evlerini sizinle paylaşıp, sizi vaktiyle evlerinde ağırlamadılar mı? Kendileri ihtiyaç içinde oldukları hâlde, her hususta sizi nefislerine tercih etmediler mi? O hâlde sizden biriniz iş başına geçerse iyilik veya kötülük edebilecek kadar nüfuz sahibi olursa, Ensar’ın iyilik edenlerine ikram etsin, fenalık yapanların kusurlarından da vazgeçsin.

Ey insanlar! Belki aranızda benden hak iddiasında bulunanlar çıkabilir. Kimin sırtına vurduysam, işte sırtım gelsin vursun! Kime hakâret etmiş ya da onurunu incitmişsem, işte şerefim, gelsin intikamını alsın. Kimin malını almışsam, işte malım, alsın ve benden bir itiraz gelecek diye aslâ çekinmesin, zîra bu benim sünnetime sığmaz. Gerçekten benim yanımda sizin en değerli olanınız, hakkını istemeyi bilen ya da hakkını helâl edendir. Böylece Rabbimin huzuruna yüzüm ak olarak çıkabileceğim.

O zaman cemaatten biri ayağa kalkıp, kendisine bir miktar (Taberi’ye göre üç dirhem) borcu olduğunu söylemiş ve bu para kendisine derhâl ödenmiştir. Peygamber Efendimiz akabinde hutbelerine şöyle devam ettiler:

“Ey insanlar! Eğer içinizden birinizin başkasına borcu varsa onu versin, aşağılanma korkusu onu bundan alıkoymasın, zîra bu dünyadaki utanma ahirettekine göre daha hafif kalır.

Ey insanlar! Duydum ki siz, Peygamberinizin ölmesinden korkuyormuşsunuz. Allâh’ın benden önce gönderdiği Peygamberlerden ebedî yaşayan biri var mı ki ben sizin içinizde ebedî kalayım? Biliniz ki elbette ben Rabbime kavuşacağım, siz de bana kavuşacaksınız. Buluşacağımız yer, Kevser havuzunun kenarıdır. Benimle havuz kenarında buluşmak isteyenler ellerini, dillerini günahlardan çeksinler. Size, ilk Muhacirlere iyi davranmanızı vasiyet ederim. Bütün Muhacirler de birbirlerine karşı hayırlı olsunlar. Her iş Allâh’ın izni ve irâdesiyle cereyan eder. Siz, olacak şeylerin sırasını değiştiremezsiniz. Allah sizden birinizin acelesiyle acele davranmaz. Allâh’ın iznine, irâdesine üstün gelmeye çalışanlar, en sonunda mağlup olurlar. Allâh’ı aldatmak isteyen de mutlaka aldanır.” (Sahih-i Buhari Muhtasarı Tecrid-i Sarih Tercümesi ve Şerhi, (Mütercim: Kamil Miras), 4. Baskı, D.İ.B. Yayınları, Ankara 1978, XI, 15,16)

Kaynak: Mehmet Lütfi Arslan, Marifet Meclisleri, Erkam Yayınları